Adıyaman'da gezilecek tarihi ve doğal yerler

Anadolu’nun bütün şehirleri tarih boyunca birçok medeniyete kucak açmış.

Adıyaman da bu şehirlerden biri. Adıyaman, yüzyıllar boyunca farklı medeniyetleri etkisi altında kalmış ve bu nedenle zengin bir kültüre sahip.

Birçok medeniyetin iz bıraktığı Adıyaman'da Asurlular, Persliler, Makedonlar gibi farklı egemenlikler görmüş. Kommagene Krallığı, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Selçuklular ve Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük medeniyetlerin önemli şehirlerinden olmuştur.

Coğrafi konumu itibariyle medeniyetlerin de beşiği olmuş adeta.

Bununla beraber Fırat Nehri’nin kıyısında bulunması da verimli topraklarının yatağı olmuş.

Tarih ve kültür kokan Adıyaman'a yolunuz düşerse gezmeniz gereken en güzel yerleri sizler için bir araya getirdik.

İşte Adıyaman'ın mutlaka gezilmesi gereken yerleri...

Karakuş Tümülüsü

Tümülüs sözcüğü mezar ya da mezarlık bulunduran tepecikler anlamına geliyor.

Çoğunlukla bu tepecikler toprak yığmayla yapay olarak inşa edilir.

Türkçe’ de bunun için höyük kelimesi tercih ediliyor.

Bu anıt mezarı Kommagene Kralı II. Mithradates’in annesi için yaptırmıştır.

Anıt mezarın üzerinde bulunan kartal heykelinden dolayı Karakuş adını almış. 

Bu tümülüste ek olarak kralın ailesindeki diğer kadınlarında anıt mezarları bulunuyor.

Nemrut Dağı Milli Parkı

Nemrut Dağı, ülkemizin en eski volkanik dağlarından biri. 

Dağın zirvesinde tüm dünyanın öğrenmiş olduğu pek çok antik heykel bulunuyor. 

Nemrut harabeleri dünyaca tanınır ve koruma altına alınmıştır.

Helenistik dönemin simgesi olan bu dev heykeller, döneminin şartlarını aşan mimari bir başarının da simgesi. Nemrut Dağı Milli Parkı dört mevsim turistlerin gözdesi olmaya devam ediyor.

Cendere Köprüsü

Roma hükümdarı Septimus Severus tarafından yaptırılan Cendere Köprüsü  Anadolu’nun en eski köprülerinden biri. 120 metre uzunluğundaki köprüde yapım aşamasında hiç çimento kullanılmamış olması en ilginç özelliğidir. Cendere Çayı üzerine kurulu olan köprü, Adıyaman’ın Kahta ile Sincik ilçeleri arasında bağlantı kuruyor.

Arsemia Ören Yeri

Kommagene Krallığı'nın başkentlerinden biri olan Arsemia şehrinde karşılaşabileceğiniz bu kabartmada Yunan tanrılarından biri olan Herkül, Kommagene Kralı Mithridates ile el sıkışıyor.

Arsemia kenti milattan önce 2. yüzyılda Kommagene halkının atası Arsemez tarafından inşa edilmiş.

Bu ören yerinde Kral Mithridates’in mezarı, bir tapınak, Grekçe yazıtlar ve Kral’ın sarayı da mevcut.

Altınlı Köprü

Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde bulunan Altınlı Köprü’nün Roma İmparatorluğu döneminde inşa edildiği kabul ediliyor.

İnşa edilirken beyaz kesme taş ve moloz taş kullanılmış olan köprü dört kemerden oluşmaktadır.

Malpınarı Kaya Yazıtı

Asurlulara ait olan yazıtın yazarı  Sarita ve Sukita’nın efendisi olarak bilinen Alayaza'nın olduğu düşünülüyor.

Yazıt, Adıyaman'ın Fırlaz Köyü'nün yakınında bulunan Göksu ırmağının yanında yer alıyor. 

Perre Antik Kenti

Kommagene İmparatorluğu’nun kalıntılarından biri olan Perre, zengin su kaynaklarına sahip olmasıyla ünlü.

Şehrin kale duvarlarının birçoğunun hala ayakta olması görenleri şaşırtıyor.

Antik kent şehir merkezine sadece 4 km uzaklıkta yer alıyor.

Eski Besni Harabeleri

Besni, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış ve dönemin ticaret merkezi olmuştur.

Besni Kalesi’yle şehrin güvenliği sağlanmış; sulak ve ormanlık alanlarıyla halkın yerleşim merkezi olmuştur.

Derik Kutsal Alanı

Bu alanın Roma İmparatorluğu'nda yapıldığı kabul ediliyor.

Derik Kalesi olarak da bilinen alanın içinde mabet bulunduğu için Romalılar tarafından kutsal bir tapınak olarak kullanıldı.

Aynı zamanda alanda Kommagene döneminde yapılmış olan Temenos kalıntıları da yer alıyor.