Arş ne demek? TDK sözlük anlamı nedir?
Arş kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Arş hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Arş
Kökeni: "Arapça ʿarş" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.
Anlamlar:
1. İslam inanışına göre göğün en yüksek katı
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Din bilgisi
2. `Yürü` komutu
Özelliği / Tipi / Türü: ünlem - Askerlik
Örnek: "Arş yiğitler vatan imdadına!"
Arş hakkında eş anlamlı kelimeler
Arş eş anlamlısı
arş kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Arş hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Arş zıt anlamlısı
Arş kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Arş
İngilizce: ARS
Spanish: ARS
German: Arsh
French: ARS
Italian: ARS
Arş ile ilgili atasözleri
Aşağıda Arş hakkında ve içinde Arş kelimesi geçen, Arş ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: akşama karşı gitme, tana karşı yatma
Anlamı: yolculuğa gece değil sabah erken çıkılmalıdır.
Atasözü: arşın malı kantar ile satılmaz
Anlamı: bir nesne için kullanılan ölçü, niteliği ayrı olan başka bir nesne için kullanılamaz.
Atasözü: çarşı iti ev beklemez
Anlamı: başıboş gezmeye alışanlar, disiplinli iş yapmaya gelemezler.
Atasözü: deliye bal tattırmışlar, çarşıda katran bırakmamış
Anlamı: aklı kıt olan kimse, bir kez hoşuna gitmiş olan şeye benzettiği nesneyi, gerçekten ona benzemese de elde etmeye çalışır.
Atasözü: el elden üstündür (ta arşa kadar)
Anlamı: bir kimse, kendisinden üstün bir başkasının da olabileceğini bilmelidir.
Atasözü: esmere al bağla, karşısına geç ağla
Anlamı: esmer insana kırmızı renkli giysi yakışmaz.
Atasözü: evdeki pazar (hesap) çarşıya uymaz
Anlamı: önceden tasarlanan bir iş umulduğu gibi sonuçlanmaz, düşünüldüğü gibi olmaz.
Atasözü: herkesin arşınına göre bez vermezler
Anlamı: genel kurallar herkesin istek ve gereksinimine göre bozulamaz.
Atasözü: kalp kalbe karşıdır
Anlamı: sevgi karşılıklıdır.
Atasözü: karıncadan ibret al, yazdan kışı karşılar
Anlamı: kişi çalışıp kazanabildiği zamanı boş geçirmemeli, çalışamayacağı günler için geçimini sağlayacak varlık edinmelidir.
Atasözü: kısmetsiz köpek, sabaha karşı uyuyakalır
Anlamı: Tanrı kendisine kısmet vermemiş olan yaratık, yararlanılacak şeyi elde etmek kolaylaştığı zaman, başka bir işle uğraştığı için bundan yoksun kalır.
Atasözü: perşembenin gelişi çarşambadan bellidir
Anlamı: bir işin sonunun nasıl olacağı şimdiki gidişinden belli olur.
Atasözü: rüzgâra (karşı) tüküren, kendi yüzüne tükürür
Anlamı: bilgi, beceri, fizikî güç gibi yönlerden kendisinden üstün olanlarla mücadeleye giren bir kimse bu mücadelede yenik düşer, birtakım kayıplara uğrar.
Arş ile ilgili deyimler
Aşağıda Arş hakkında ve içinde Arş kelimesi geçen, Arş ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: ağzını burnunu çarşamba pazarına (çanağına) çevirmek
Anlamı: aşırı bir biçimde döverek perişan duruma getirmek.
Deyim: akıntıya (akıntıya karşı) kürek çekmek
Anlamı: olmayacak bir iş uğrunda boşuna çabalamak: 'Böyle akıntıya kürek çektiğine çok acıdım doğrusu.' -N. Hikmet.
Deyim: (birine karşı) boynu eğri olmak
Anlamı: herhangi bir sebeple birine karşı direnecek veya söz söyleyecek durumda olmamak.
Deyim: (birine) karşı durmak
Anlamı: direnmek, dayanmak: 'Bak, eğer yüklendiğimiz, karşı durduğumuz kimseler yöneticiler olsalar ılımlılıktan söz açmazdım.' -A. Ağaoğlu.
Deyim: (birine) karşı gelmek
Anlamı: 1) başkaldırmak: 'Acaba böyle bir meraka uymak perilere karşı gelmek midir?' -H. R. Gürpınar. 2) birini karşılamak.
Deyim: (birini) çarşamba pazarına çevirmek
Anlamı: özellikle yüze vurarak çok dayak atmak.
Deyim: (birini) karşısına almak
Anlamı: birinin düşünce ve tutumuna katılmadığını belli etmek.
Deyim: (birinin) karşısına geçmek
Anlamı: 1) karşı düşünceye katılmak; 2) karşı partiye, gruba gitmek.
Deyim: (birinin) yüzüne karşı
Anlamı: bir kimsenin kendi önünde ve ondan çekinmeden: Yüzüne karşı da söylerim.
Deyim: çarşaf gibi
Anlamı: dalgasız, dümdüz ve durgun (deniz, göl).
Deyim: çarşaf kadar
Anlamı: pek büyük, çok geniş: 'Çarşaf kadar bir kâğıda künyemi yazmışlar.' -R. H. Karay.
Deyim: çarşafa dolanmak
Anlamı: argo bir işin içinden çıkamamak, kötü ve başarısız duruma düşmek, zor durumda kalmak, çarşaflamak.
Deyim: çarşafa girmek
Anlamı: çarşaf giymeye başlamak.
Deyim: çıkmaz ayın son çarşambası
Anlamı: şaka işin hiçbir zaman yapılmayacağını anlatan bir söz.
Deyim: dengiyle karşılamak
Anlamı: kendisine yapılan bir işin karşılığını aynı değerde iş yaparak vermek.
Deyim: dokuz ayın çarşambası bir araya gelmek
Anlamı: birçok iş birden ortaya çıkıp sıkışık bir durum yaratmak.
Deyim: dosta düşmana karşı
Anlamı: 'dostlara üzüntü vermemek, düşmanları da sevindirmemek için, ele güne karşı' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: geniş karşılamak
Anlamı: hoşgörü ile değerlendirmek: 'Bu vahim skandalı, bu mahdut dışarlık çocuğu niçin bu kadar geniş karşılıyordu?' -R. N. Güntekin.
Deyim: güneşe karşı işemek
Anlamı: kaba saygı gösterilmesi gereken şeylere saygısızlık göstermek.
Deyim: halebi orada ise arşın burada
Anlamı: bir iddia veya söz abartılı bulunduğunda kanıtını istemek için kullanılan bir söz.