Baş ne demek? Baş hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Baş kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Baş hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Baş
Anlamlar:
1. İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Anatomi
Örnek: "Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı."
2. Bir topluluğu yöneten kimse
Örnek: "Cumhurbaşkanı devletin başıdır."
3. Başlangıç
Örnek: "Hafta başı. Ay başı. Yılbaşı. Satır başı."
4. Temel, esas
Örnek: "Gücün, erdemliğin, bilimin, her şeyin başı paradır, para."
5. Arazide en yüksek nokta
Örnek: "Dağın başı. Tepenin başı."
6. Bir şeyin genellikle toparlakça ucu
Örnek: "Avucumuzun içinde sakladığımız sigaraların yanmış ucu ile fitillerin başını yaktık."
7. Bir şeyin uçlarından biri
Örnek: "Merdiven başında beni çağırdı."
8. Kasaplık hayvanlarda ve bazı yiyeceklerde adet
Örnek: "Yirmi baş koyun. Üç baş soğan."
9. Sarraflık hakkı
10. Bir şeyin yakını veya çevresi
Örnek: "Güzel bir sonbahar havasında şair, havuz başına uzanır gibi oturmuş, güneşleniyordu."
11. `Önem veya yönetim bakımından ileride olan, en önemli, en üstün` anlamlarında birleşik kelimeler yapan bir söz
Örnek: "Başbakan, başçavuş, başhekim, başkent, başöğretmen, başpehlivan, başrol, başsavcı."
12. Güreşte pehlivanların ayrıldıkları beş derecenin en yükseği
Örnek: "Başa güreşmek."
13. Deniz teknelerinde ön taraf
Özelliği / Tipi / Türü: Denizcilik
İçinde Baş geçen birleşik ve kökteş kelimeler: başağaç, başağırlık, başağrısı, baş ağrısı, başakortçu, başaktör, başaktris, başaltı, baş altı, başantrenör, başasistan, baş aşağı, başbakan, baş baş, baş başa, başbayan, başbayi, baş belası, baş bezi, baş bıçağı, baş bodoslaması, başbuğ, başçavuş, başdanışman, başdekorcu, başdelege, başdenetçi, başdenetmen, başdizgici, başdoktor, baş döndürücü, baş dönmesi, başdümenci, baş dümeni, başeczacı, başefendi, başeksper, başeser, başeski, başfiyat, başgardiyan, başgarson, başgedikli, başhakem, baş halatı, baş havlusu, başhekim, başhemşire, başhostes, başimam, başkafiye, başkahraman, başkaldırı, başkaldırmak, başkarakter, başkâtip, başkatsayı, başkemancı, başkent, başkesit, başkeşiş, başkilise, başkişi, başkomutan, başkonakçı, başkonsolos, başköşe, başkumandan, başlahana, başmabeyinci, başmakale, başmal, başmekân, başmisafir, başmuallim, başmubassır, başmuharrir, başmurakıp, başmüdür, başmüezzin, başmüfettiş, başmühendis, başmürettip, başmüsevvit, başmüşavir, başmüzakereci, başnokta, başoda, başoyuncu, başöğretmen, başörtü, başpapaz, başparmak, başpehlivan, başpiskopos, başrahip, başrejisör, başrol, başsağlığı, başsavcı, başspiker, başşehir, baştaban, baştabip, baş tacı, baştanımaz, başteknisyen, başucu, baş ucu, başuzman, başülke, başüstü, başüstüne, başvekâlet, başvekil, başvezir, başvurdurmak, başvurmak, başvuru, başvurulmak, başyapıt, başyardımcı, başyargıcı, baş yastığı, başyaver, başyazar, başyazı, başyazman, başyemek, başyıldız, başyönetmen, başyukarı, başa baş, başı açık, başı bağlı, başıboş, başıbozuk, başı bütün, başı dertte, başı devletli, başı dik, başı dimdik, başı dinç, başı dumanlı, başı havada, başı kabak, başı kalabalık, başı önünde, başı yerde, başı yukarıda, başı yumuşak, başına buyruk, baştan savma, akbaş, alabaş, altınbaş, baltabaş, büyükbaş, delibaş, demirbaş, elmabaş, erbaş, iribaş, kancabaş, karabaş, Kızılbaş, kocabaş, küçükbaş, sallabaş, sıkma baş, tokmakbaş, topbaş, üst baş, yaş baş, yeşilbaş, astsubay başçavuş, astsubay kıdemli başçavuş, adam başı, adımbaşı, asesbaşı, aşçıbaşı, atbaşı, aybaşı, ay başı, bacabaşı, barbaşı, bezirgânbaşı, binbaşı, borazancıbaşı, böcekbaşı, bölükbaşı, çarkçıbaşı, çeribaşı, çeşme başı, çeşnicibaşı, çıbanbaşı, dağbaşı, dağ başı, dakika başı, dersbaşı, dört başı mamur, düğüncübaşı, elebaşı, eşekbaşı, hafta başı, hahambaşı, hamalbaşı, hekimbaşı, humbaracıbaşı, ırgatbaşı, işbaşı, kamçıbaşı, kayabaşı, kervanbaşı, kırkyılın başı, kocabaşı, koçbaşı, kolbaşı, koltukbaşı, köprübaşı, Köprübaşı, köşebaşı, kumbaşı, kuşbaşı, kuşçubaşı, kuyruklu yıldız başı, liste başı, madde başı, masabaşı, mehterbaşı, meme başı, mimarbaşı, müneccimbaşı, obabaşı, ocakbaşı, odabaşı, omuz başı, onbaşı, oymakbaşı, ön yüzbaşı, ördekbaşı, pazarbaşı, pınar başı, saat başı, sarbanbaşı, satır başı, sekbanbaşı, semazenbaşı, sofra başı, söz başı, subaşı, şahincibaşı, tepebaşı, Tepebaşı, ustabaşı, yanı başı, yârenbaşı, yılanbaşı, yılbaşı, yiğitbaşı, yüzbaşı, canla başla, bir başına, adam başına, başlı başına, çocuk başına, kadın başına, kendi başına, kız başına, kişi başına, parça başına, tek başına, yalnız başına, aklı başında, işbaşında eğitim, masabaşında, yanı başında
2. Çıban
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Eskimiş
Baş hakkında eş anlamlı kelimeler
Baş eş anlamlısı
Baş kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Kafa
Baş hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Baş zıt anlamlısı
Baş kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : son, dip
Baş ile ilgili 56 örnek cümle
"Baş" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Baş" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Çocuğun başına vurmayın
2. Buranın başı kim?
3. Sözün başında gerçeği belirttik
4. İşin başı, paradır
5. Ormanda başı göklerde ağaçlar vardı
6. Havuzun başında oturduk
7. Topluiğne başı kadar bir gözü vardı
8. Köprünün başına gelince durduruldular
9. Bir baş soğanla iki lokma ekmek yedi
10. Her kötülüğün başı yalandır
11. Bu pehlivan başa güreşecek
12. Aile başına iki çadır düştü
13. Bu işin baş adamı odur
14. Dükkân hep baş aşağı gitmekteydi
15. Bu nasıl baş bağlamak, her gün bir yana düşer?
16. Buğdaylar baş bağlamak üzereler
17. İki devlet adamı baş başa görüştüler
18. Sevdiğiyle baş başa yürümüştü
19. Güzelliği baş döndürücüydü
20. Arabayı baş döndürücü bir biçimde kullanıyordu
21. Kadının baş döndürücü kokuları sevdiğini biliyordu
22. Yaşlı adam, önüne gelene baş kesip durmuştu
23. Niceleri bu yolda baş vermiştir
24. Partide başa geçenler, yeteneksizdi
25. Ülkede, terör sorunu başa geçti, ötekilere sıra gelmiyor
26. Kalk gidelim, yoksa başımız derde girecek
27. Henüz iyi değildi, ara sıra başı dönmekteydi
28. Bütün gün koşturdum, vallahi başım döndü artık
29. Selimiye’ye baktıkça insanın başı döner
30. Yaylada, başı dumanlı dağlara bakıp dururduk
31. Biraz başı dumanlıydı, o yüzden neşeliydi
32. Bugünlerde onun başı dumanlı, kusuruna bakılmaz
33. Bizi kandırınca başı göğe erdi galiba
34. Pek başı yukarda biri, az görüşüyoruz
35. Dağda kızın başına çökmüşler
36. Kusura bakma, senin de başına dert açmış oldum
37. Balkonunun demirlerini boyayacaktım, iyice başıma dert açtım, iki gün sürdü
38. Şu işi bitirelim, adam başımıza ekşir şimdi
39. Dediğin doğru değilse başına ekşirim ha!
40. Kadın, yazmasını başına geçirip sokağa fırladı
41. Kadın, çantasını adamın başına geçirdi
42. Dükkânın başına babası geçince işler düzeldi
43. Sürücü, direksiyonun başına geçti, arabayı çalıştırdı
44. Soba başıma vurdu galiba, pencereyi aç
45. İşi başımdan atmak için neler çektim
46. Adamı başımdan atmak için, yüz vermez oldum
47. Sabaha değin hastamızın başını bekledik
48. Evde, temizlikçinin başını beklemek gerekiyor, yoksa üstünkörü yapıyor
49. Oğlanın başını belaya sokmak istemiyoruz
50. Elimle başımı belaya soktum
51. Padişah, asilerin başını istemişti
52. İşçiler, şefin başını istemiş, muratlarına ermişti
53. Dükkân bu ay ancak başını kurtardı
54. İyi etmedi, başını yaktı
55. Olay, bakanın başını yedi
56. Hep böyle baştan kara gitmek iyi değildir
Diğer dillerde Baş
İngilizce: Head
Spanish: Cabeza
German: Kopf
French: Tête
Italian: Testa
Baş ile ilgili atasözleri
Aşağıda Baş hakkında ve içinde Baş kelimesi geçen, Baş ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: acıklı başta akıl olmaz
Anlamı: büyük sıkıntılar içinde bulunanlar mantık dışı işler yapabilirler.
Atasözü: aç yeri başka, acı yeri başka
Anlamı: insanın yüreği ne denli acıyla dolu olsa da yemek yemeyi ister.
Atasözü: adamın iyisi işbaşında (alışverişte) belli olur
Anlamı: bir kişinin iyi ve becerikli olduğu yaptığı işlerden anlaşılır.
Atasözü: ağacın meyvesi olunca, başını aşağı salar
Anlamı: yararlı eserler veren, bilgi ve erdemle donanmış kimse alçak gönüllü olur.
Atasözü: ağaran baş, ağlayan göz gizlenmez
Anlamı: belirtileri meydanda olan yaşlılık ve izleri ortada duran üzüntü ne yapılsa gizlenemez.
Atasözü: ağlarsa anam ağlar, başkası (kalanı) yalan ağlar
Anlamı: insanın sıkıntısını yürekten paylaşan yalnızca annesidir, diğerlerinin üzülmesi yüzeyseldir.
Atasözü: ağrısız baş mezarda gerek
Anlamı: herkesin bir sıkıntısı vardır, bu sıkıntılar ancak ölümle biter.
Atasözü: ak göt (don, bacak) kara göt (don, bacak) kara geçit başında (hamamda) belli olur
Anlamı: bir iddiadaki doğruluk ancak deney veya sınav sonucunda belli olur.
Atasözü: akıl yaşta değil, baştadır
Anlamı: akıllı olmanın yaşla ilgisi yoktur, bazı küçükler büyüklerden daha akıllı olabilir.
Atasözü: akılsız başın cezasını (zahmetini) ayak çeker
Anlamı: bir işte düşüncesizce davranan kişi her türlü olumsuz sonuca katlanır.
Atasözü: akla gelmeyen başa gelir
Anlamı: insan ummadığı, düşünmediği şeylerle karşılaşabilir.
Atasözü: aklı başa yaş getirir
Anlamı: deneyim, yıllar içerisinde elde edilir.
Atasözü: alna yazılan başa gelir
Anlamı: kişi, kaderi ne ise onu görür.
Atasözü: arslanın adı çıkmış, çakallar baş keser
Anlamı: haksızlık veya kötülük yapacağı düşünülen kişi yerine bu konuda adı ön plana çıkan kişiler asıl haksızlığı ve kötülüğü yaparlar.
Atasözü: ava gelmez kuş olmaz, başa gelmez iş olmaz
Anlamı: kuşlar avlanmaktan kurtulamazlar, insanlar da hatıra, hayale gelmeyen çeşit çeşit felaketle karşılaşabilirler.
Atasözü: ayağa değmedik taş olmaz, başa gelmedik iş olmaz
Anlamı: insan, yaşamı boyunca çeşitli engellerle ve güçlüklerle karşılaşır.
Atasözü: ayağı yürüten baştır
Anlamı: halkın düzen içinde çalışmasını baştakiler sağlar.
Atasözü: ayağında donu yok, fesleğen ister (takar) başına
Anlamı: yoksulluğuna bakmayarak süs ve gösteriş yapmak ister.
Atasözü: ayağını sıcak tut, başını serin; gönlünü ferah tut, düşünme derin
Anlamı: hastalıktan korunmak istiyorsak ayağımızı sıcak, başımızı serin tutmalı, olur olmaz şeyleri sıkıntı konusu yapmamalı, geniş yürekli olmalıyız.
Atasözü: ayak almadık taş olmaz, başa gelmedik iş olmaz
Anlamı: insan, yaşamı boyunca çeşitli engellerle ve güçlüklerle karşılaşır.
Baş ile ilgili deyimler
Aşağıda Baş hakkında ve içinde Baş kelimesi geçen, Baş ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: afyonu başına vurmak
Anlamı: aşırı davranışlarda bulunacak kadar öfkelenmek, ne yaptığını bilememek.
Deyim: ağrısız başına kaşbastı bağlamak
Anlamı: 'kendine gereksiz yere iş çıkarmak' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: Ahfeş'in keçisi gibi başını sallamak
Anlamı: söylenen sözü anlama dan kafa sallayarak onaylamak.
Deyim: aklı başına gelmek
Anlamı: 1) davranışlarının yanlışlığını sezerek doğru yolu bulmak: 'O zaman her şey düzelir, erkeğin de aklı başına gelir.' -P. Safa. 2) ayılmak, kendine gelmek: 'Bir hastalık hâli olduğu anlaşılan bu ilk sersemlikten sonra yavaş yavaş aklı başına gelmektedir.' -R. N. Güntekin.
Deyim: aklı başında olmamak
Anlamı: iyi düşünebilir durumda olmamak.
Deyim: aklı başından gitmek
Anlamı: çok sevinçten veya çok korkudan ne yapacağını şaşırmak: 'El âlemin çocuklarının tek evladını paraladıklarını düşündükçe aklı başından gidiyordu.' -E. Şafak.
Deyim: aklı başka yerde olmak
Anlamı: başka şeyler düşünmek: 'Affet Kâmuran, aklım başka yerdeydi.' -R. N. Güntekin.
Deyim: aklıma gelen başıma geldi
Anlamı: 'olmasından korktuğum şey oldu' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: aklını başına almak (toplamak, devşirmek)
Anlamı: akılsızca davranışlarda bulunmaktan kendini kurtarmak: 'Burası Ankara değil, aklını başına al, uslu otur.' -R. H. Karay.
Deyim: aklını başka yere vermek
Anlamı: konuşulan konudan başka bir şey düşünür olmak.
Deyim: alıp başını gitmek
Anlamı: başını alıp gitmek.
Deyim: Ali kıran baş kesen
Anlamı: zorba.
Deyim: Allah bir dediğinden başka sözüne inanılmaz
Anlamı: birinin çok yalancı olduğunu anlatmak için söylenen bir söz.
Deyim: atbaşı (beraber) gitmek
Anlamı: eşit durumda olmak: 'Bu çeneyle atbaşı giden keskin bir zekâsı var.' -C. S. Tarancı.
Deyim: ateşi başına vurmak
Anlamı: çok öfkelenmek, sinirlenmek, coşmak.
Deyim: ayağının pabucunu başına giymek
Anlamı: 1) dengi olmayan bir kimseyle evlenmek; 2) değersiz bir kimseyi üstün bir yere geçirmek.
Deyim: ayaklar baş, başlar ayak olmak
Anlamı: değersiz kimseler başa geçip değerli kimseler ise en geride bırakılmak.
Deyim: ayrı baş çekmek
Anlamı: topluluktan ayrılıp kendi başına iş yapmak.
Deyim: baharı başına vurmak
Anlamı: alay gençliğin verdiği coşkuyla gereksiz veya aşırı davranışta bulunmak.
Deyim: baş ağrıtmak
Anlamı: tedirgin etmek, bıkkınlık vermek, can sıkmak.