çekmek anlamı nedir? TDK karşılığı ne demek?


Google News

Yayınlama: 1 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

çekmek kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, çekmek hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: çekmek

Anlamlar:

1. Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek

Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i

Örnek: "Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı."

"Reşat Nuri Güntekin"

2. Taşıtı bir yere bırakmak, koymak

3. Germek

Örnek: "İpi çekmek."

4. İçine almak, emmek

5. Bir yerden başka bir yere taşımak

Örnek: "Ekini tarladan çekmek."

6. Bir amaçla ortadan kaldırmak

Örnek: "Piyasadaki parayı çekmek."

7. Üzerinde bulunan bir silahla saldırmak için davranmak

Örnek: "Elindeki tabancayı tetiğine basmak için yeni çekivermiş gibiydi."

"Tarık Buğra"

8. Atmak, vurmak

Örnek: "Dayak çekmek. Şut çekmek."

9. Bir kimseyi veya bir şeyi geri almak

10. Güç durumlara dayanmak, katlanmak

Örnek: "Yalnız bende meçhul bir hastalık vardı. Sekiz yaşından beri çekiyordum."

"Peyami Safa"

11. Tartıda ağırlığı olmak

Örnek: "Tartsaydınız kırk, kırk beş kilodan fazla çekmezdi."

"Peyami Safa"

12. Döşemek

Örnek: "Kablo çekmek."

13. Herhangi bir engel kurmak

Örnek: "Derenin kış yaz kurumayan suları böğürtlen fidanlarını yükseltmiş, iki tarafa yemiş dolu bir koyu çit çekmiş."

"Refik Halit Karay"

14. Şans denemek amacıyla hazırlanmış kâğıtlardan birini almak

Örnek: "Birisi niyet çeksin de biz de bir lokma bir şey yiyelim diye bekleşiyorlar."

"Sait Faik Abasıyanık"

15. İmbik yardımı ile elde etmek

Örnek: "İspirto çekmek. Gül yağı çekmek."

16. Çizgi durumunda uzatmak

17. Aynısını yazmak veya çizmek

Örnek: "Yazıyı temize çekmek. Kopya çekmek."

18. Tedavi amacıyla şişe, vantuz, sülük vb.ni uygulamak

Örnek: "Bardak çekmek."

19. Bir yerden bir şeyi yukarı doğru almak

20. Görüntüyü bir aletle özel bir nesne üzerine kaydetmek

Örnek: "Fotoğraf çekmek. Film çekmek."

21. Taşıma gücü olmak

Örnek: "Bu araba 500 kilodan çok yük çekmez."

22. Öğütmek

Örnek: "Kahve çekmek."

23. Protesto, poliçe, çek vb. düzenleyip yürürlüğe koymak

24. Hoşa gitmek, sarmak

25. Kaçan ilmeği örmek

Örnek: "Çorap çekmek."

26. Masrafını karşılamak, ikramda bulunmak

Örnek: "Beni Konya Lezzet Lokantasına götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti."

"Halide Edip Adıvar"

27. Bir duyguyu içinde yaşatmak

Örnek: "Ona yanıyorum, onun hasretini çekiyorum."

"Refik Halit Karay"

28. Yürütmek, sürmek

Örnek: "Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın."

"Yahya Kemal Beyatlı"

29. Bir kimse ailesinden birine herhangi bir bakımdan benzemek

Özelliği / Tipi / Türü: -e

Örnek: "Yeğeninin ona çeken tek yanı yoktur."

"Tarık Buğra"

30. Bir şeyin içyüzünü anlamak amacıyla bir kimseyi sıkıştırmak

Örnek: "Sorguya çekmek."

31. Herhangi bir anlama almak

Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i

Örnek: "Bak, sözümü nereye çekti!"

32. Örtmek, giymek

Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i

Örnek: "Yorganınızı başınıza çeker ve uykunuza devam edersiniz."

"Refik Halit Karay"

33. Dişi hayvanı çiftleşmek için erkeğin yanına götürmek

Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i

34. Yol, ay sürmek

Örnek: "Sevmediğim ayların çoğu otuz bir çeker, uzundur."

"Burhan Felek"

35. Daralıp kısalmak

Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz

Örnek: "Kumaşı yıkayınca çekti."

36. Asmak

Örnek: "Açıkta durduk. Demir attık. Kayığa tehlike bayrakları çektik."

"Halikarnas Balıkçısı"

37. Boya, badana vb. sürmek

38. Yollamak

Örnek: "Çektikleri telgrafı babasıyla annesi, bakalım, alabilecekler mi?"

"Attila İlhan"

39. Bir şeyi emip dışarıya çıkarmak

Örnek: "Tulumba, suyu iyi çekiyor. Baca iyi çekiyor."

40. Hamur vb. iyice pişmiş duruma gelmek

41. Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisine yaklaşmaya zorlamak, itmek karşıtı

Özelliği / Tipi / Türü: Fizik

42. Vericiden gelen dalgaları algılayarak televizyon, radyo, telefon vb. aygıtlarla bağlantı kurmak

Özelliği / Tipi / Türü: Teknik

43. İçki içmek

Özelliği / Tipi / Türü: Argo

Örnek: "Çok kimse rakısını bağında çekiyordu."

"Falih Rıfkı Atay"

İçinde çekmek geçen birleşik ve kökteş kelimeler: çekçek, çek valf, çekyat, tutçek, dörtçeker, nemçeker, topçeker, yükçeker


çekmek eş anlamlısı

çekmek hakkında eş anlamlı kelimeler

çekmek eş anlamlısı

çekmek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : öğütmek , döşemek , katlanmak , emmek , germek , koymak , vurmak , atmak , sarmak , yollamak , asmak , söylemek , giymek , örtmek , sürmek , yürütmek , içki içmek


çekmek zıt anlamlısı

çekmek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

çekmek zıt anlamlısı

çekmek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : itmek


çekmek ile ilgili 45 örnek cümle

"çekmek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "çekmek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Koca arabayı çekmek kolay değildi

2. Ekini harmana çektik

3. Araya bir ip çektik

4. Şekeri karaborsa için çekmişler

5. Tabanca taşırsan onu çekmek zorunda kalabilirsin

6. Kanayan burnuna su çekti

7. İki kova su çekip çiçekleri suladık

8. Toprak suyu çekti

9. Arabayı bir kenara çeken sürücü, trafik polisine yol sordu

10. Bu karpuz beş kilo çeker

11. Yaramaza bir dayak çekmek gerekiyordu

12. Satıcının uzattığı biletlerden birini çektim

13. Hastaya şişe çekmek gerekmişti

14. Bankadaki bütün parasını çekti

15. Çok sıkıntı çekti

16. İşin masrafını çekmek de ona düşmüştü

17. İç odaya telefon çekmek gerekiyor

18. Araya bir duvar çekmek iyi olurdu

19. Ağı çekmek zor olmadı

20. Üzümden rakı çekerler

21. Sırtına yabanlıklarını çekip sokağa çıktı

22. Yorganı başına çekip uyudu

23. Yazıyı temize çekmek için makine bulmalıyım

24. Kadın gözlerine sürme çekmişti

25. Bu köprü çok ağırlık çeker

26. Yönetmen film çekmek istemiyor

27. Biraz kahve çekip konuklara kahve yaptık

28. Giysisi herkesin ilgisini çekmişti

29. Bu iş beni çekiyor

30. Ona noterden protesto çekmek gerekirdi

31. Motor suyu iyi çekiyor. Baca güzel çekiyor

32. Oğlan sevda çekiyor

33. Cimriliği dayısına çekmiş

34. Yol iki gün çekmişti. Bu yıl şubat 29 çekiyor

35. Bu kumaş boydan çeker

36. Her söyleneni kötüye çekmek huyunu bırak

37. Gemi bayrak çekmişti

38. Adamı sorguya çekmek uzun sürdü

39. Bakan, valiyi çekmek istiyor

40. Ah çekmekle bir şey düzelmez

41. Bize iyi bir nutuk çekti

42. Burada gazel çekmek yasaktır

43. Bir akşam seninle karşılıklı çekmek isterim

44. Bizim takım size bu maçta beş çekecektir

45. Benim telefonum dağda bile çekiyor


Diğer dillerde çekmek

İngilizce: Shoot

Spanish: Disparar

German: Ziehen

French: Tir

Italian: Sparare


çekmek ile ilgili atasözleri

çekmek ile ilgili atasözleri

Aşağıda çekmek hakkında ve içinde çekmek kelimesi geçen, çekmek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.


çekmek ile ilgili deyimler

çekmek ile ilgili deyimler

Aşağıda çekmek hakkında ve içinde çekmek kelimesi geçen, çekmek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: acemilik çekmek

Anlamı: alışamadığı bir işte zorluk çekmek.

Deyim: acı çekmek (duymak)

Anlamı: 1) ağrı, sızı duymak: Ameliyattan sonra çok acı çekti. 2) mec. üzülmek, üzüntü içinde kalmak: 'Bu faciaya bizzat karışmışım gibi bir acı duyuyordum.' -Y. K. Karaosmanoğlu.

Deyim: acısını çekmek

Anlamı: yapılan yanlış bir işin doğurduğu sıkıntı ve üzüntü içinde bulunmak.

Deyim: açlık çekmek

Anlamı: yoksulluk içinde bulunmak.

Deyim: afyon çekmek

Anlamı: keyif için afyon yutmak.

Deyim: ağır çekmek

Anlamı: tartıda ağır gelmek.

Deyim: ağzından lakırtı (laf) almak (çekmek)

Anlamı: karşısındakini konuşturarak birtakım şeyleri öğrenmek: 'Ağzımdan lakırtı almak istiyorsun ama demeyeceğim.' -B. Felek.

Deyim: ah çekmek

Anlamı: derin bir keder veya özlemle içten gelerek ah demek.

Deyim: akıntıya (akıntıya karşı) kürek çekmek

Anlamı: olmayacak bir iş uğrunda boşuna çabalamak: 'Böyle akıntıya kürek çektiğine çok acıdım doğrusu.' -N. Hikmet.

Deyim: alaka (alakasını) çekmek (toplamak, uyandırmak)

Anlamı: ilgi çekmek: 'Bu sahneyi mangalın başında Havva Hanım bize kaç defa tekrar etti, hatırlayamam. Ama her defasında bizde büyük bir alaka uyandırıyordu.' -H. E. Adıvar. 'Yahu, biz bu hanımın sadece elini öpebilmek için ne yapacağımızı bilemez ve alakasını çekemezdik.' -N. F. Kısakürek.

Deyim: angarya (angaryasını) çekmek

Anlamı: bir işi isteksizce, hatır için yapmak zorunluluğunda olmak: 'Benim bu angaryalarımı da başka türlü kimsecikler çekmez.' -O. C. Kaygılı.

Deyim: arık çekmek

Anlamı: tıkanan, bozulan arkları temizleyip açmak: 'Beş gün belinin, kollarının ağrısını duymadan Binnaz'ın önü sıra arık çekti.' -N. Cumalı.

Deyim: aşağı çekmek

Anlamı: değerini düşürmek.

Deyim: ayak çekmek

Anlamı: kandırmaya çalışmak, avutmak.

Deyim: ayrı baş çekmek

Anlamı: topluluktan ayrılıp kendi başına iş yapmak.

Deyim: azap çekmek

Anlamı: 1) eziyet çekmek, üzüntü içinde olmak; 2) ceza görmek.

Deyim: baş (başı) çekmek

Anlamı: herhangi bir konuda önde gitmek, önayak olmak: 'Hacı Reşit'in dükkânında post kuran orta yolcular arasında Muallim Naci başı çeker.' -S. Birsel.

Deyim: besiye çekmek

Anlamı: hayvanı semirtmek için beslemek.

Deyim: besmele çekmek

Anlamı: bir işe başlarken 'bismillahirrahmanirrahim' sözünü söylemek: 'Üç dört kişi birden besmele çekmişlerdi ve hepsi birden okumaya başlamışlardı.' -M. Ş. Esendal.

Deyim: beyaza çekmek

Anlamı: yazıyı temize çekmek: 'Dört satırlık bir beyaza çekmek için de kan terlere batar.' -H. R. Gürpınar.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

çekmek ç ile başlayan kelimeler çe ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler