çer anlamı nedir? TDK karşılığı ne demek?
çer kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, çer hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: çer
Anlamlar:
çer hakkında eş anlamlı kelimeler
çer eş anlamlısı
çer kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Çekme
çer hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
çer zıt anlamlısı
çer kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde çer
İngilizce: Drawframe
Spanish: Manuar
German: CER
French: - étirage
Italian: Drawframe
çer ile ilgili atasözleri
Aşağıda çer hakkında ve içinde çer kelimesi geçen, çer ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
Anlamı: atak kişi tehlikeyi göze alarak işe girişir ve çabuk sonuç alır.
Atasözü: arabanın ön tekerleği nereden geçerse art tekerleği de oradan geçer
Anlamı: kıdem ve yaş bakımından büyük olanların yaptıkları her zaman örnek alınır.
Atasözü: bıçak yarası geçer (onulur), dil yarası geçmez (onulmaz)
Anlamı: hakaret, ağır söz vb. gönül kırıcı davranışların hiçbir zaman unutulmayacağını anlatan bir söz.
Atasözü: bir fit bin büyü yerini tutar (yerine geçer)
Anlamı: bir kimseyi başkasına karşı kışkırtmak için ara bozacak bir söz, bin büyü kadar etkilidir.
Atasözü: boynuz kulaktan sonra çıkar, ama kulağı geçer
Anlamı: bir konu üzerinde sonradan yetiştikleri hâlde kendilerinden önce yetişmiş olanları geçenler vardır.
Atasözü: can boğazdan gelir (geçer)
Anlamı: insan yiyeceğine önem vererek güçlenebilir veya yemeden yaşamak mümkün değildir.
Atasözü: çerçi başındakini satar
Anlamı: satıcı elinde neyi varsa satar.
Atasözü: çerçi kızı boncuğa âşık(tır)
Anlamı: 1) bir insan hangi işle uğraşıyorsa yakınındakiler de o işi çok sever; 2) ticaretle uğraşanlar, sattıkları şeylerden evdekilerini yoksun bırakarak onların bu eşyanın özlemini çekmelerine neden olurlar.
Atasözü: çömlekçi suyu saksıdan içer
Anlamı: kişi, geçimini sanatı ile sağlar.
Atasözü: dereyi (çayı, ırmağı) geçerken at değiştirilmez
Anlamı: bir yöntemden başka bir yönteme geçiş tehlikeli bir durum veya zamanda yapılmamalıdır.
Atasözü: donsuzun gönlünden dokuz top bez geçer
Anlamı: bir şeyden yoksun olan kişinin gönlünden hep o şeyden bol bol edinmek geçer.
Atasözü: eken biçer, konan göçer
Anlamı: her davranış doğal sonucuna varır; emek verip ekin eken ürün alır, gezerken bir yerde konaklayan oradan kalkarak başka bir yere gider.
Atasözü: erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer
Anlamı: kendini bir erkeğe beğendirmek isteyen kadın, ona güzel yemekler hazırlamalıdır.
Atasözü: eşek hoşaftan ne anlar (suyunu içer, tanesini bırakır)
Anlamı: bilgisiz, görgüsüz kimse ince, güzel şeylerin zevkine varamaz, değerini ölçemez.
Atasözü: fırsat sakal altından geçer
Anlamı: fırsatı yakalayabilmek için uygun zamanı kollamak gerekir.
Atasözü: gün geçer, kin geçmez
Anlamı: aradan uzun zaman geçse de bir kimsenin başkasına karşı beslediği kin sönmez.
Atasözü: herkes ektiğini biçer
Anlamı: nasıl davranırsan öyle karşılık görürsün.
Atasözü: hızlı sağanak tez geçer
Anlamı: büyük bir hızla başlayan şeyler az sürer.
Atasözü: huylu huyundan teneşirde vazgeçer
Anlamı: insanı alışkanlıklarından, huylarından vazgeçirmek mümkün değildir.
Atasözü: ırmaktan geçerken at değiştirilmez
Anlamı: bir yöntemden başka bir yönteme geçiş tehlikeli bir durum veya zamanda yapılmamalıdır.
çer ile ilgili deyimler
Aşağıda çer hakkında ve içinde çer kelimesi geçen, çer ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: camı çerçeveyi indirmek
Anlamı: etrafı kırıp dökmek, her şeyi parçalayıp dağıtmak: 'Neden soğuk değil bu su diye hır çıkarıp camı çerçeveyi indiriyor.' -Ç. Altan.
Deyim: fırsat sakal altından geçer
Anlamı: 'fırsatı yakalayabilmek için uygun zamanı kollamak gerekir' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: içeri girmek
Anlamı: 1) bir iş veya alışverişte zarar etmek: Bu işte bir milyar lira içeri girdim. 2) hapse girmek.
Deyim: içeride olmak
Anlamı: 1) zarar etmiş olmak, borçlanmış olmak; 2) hapishanede olmak.
Deyim: içeriden çıkmak
Anlamı: hapisten kurtulmak, serbest kalmak: 'Umarım şimdi anlıyorsundur uzun süre yatan kişilerin içeriden nasıl çıktıklarını.' -İ. Aral.
Deyim: içeriye atmak (almak veya tıkmak)
Anlamı: hapsetmek: 'Bundan da başka yarın bunu tutar, içeri tıkabilirdi.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: içeriye dalmak
Anlamı: 1) kapalı bir yere hızlıca girmek: 'Bir taş merdivenden çıkıp yarı açık duran bir tahta kapıdan içeriye dalıyorlardı.' -Y. K. Karaosmanoğlu. 2) bir yere izinsiz girmek.
Deyim: içeriye düşmek
Anlamı: hapse girmek.
Deyim: mart içeri, pire dışarı
Anlamı: tedirgin edici biri geldiğinde gitmeye kalkan kimseler için kullanılan bir söz.