Ege'deki depremlerin ardından Prof. Dr. Naci Görür'den 2 kente tsunami uyarısı!


Google News

Yayınlama: 2 saat önce

Okuma süresi: 3 dakika

SON DAKİKA HABERLERİ: Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki Santorini Adası çevresinde ard arda meydana gelen depremlerle ilgili uyarılarda bulunan yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, "Eğer Türkiye sınırlarına doğru normal atımlı bir fay gelişimi, yırtılması olurs

Santorini adası çevresindeki art arda meydana gelen depremler, Türkiye'nin Ege kıyı şeridindeki şehirlerde büyük bir korku ve endişeye yol açtı. Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu depremler hakkında yaptığı açıklamalarda, özellikle Aydın ve Muğla'nın kıyı kesimlerinde yaşayanları tsunami riski konusunda uyararak ciddi bir tehlike sinyali verdi. DHA'da yer alan habere göre, Prof. Görür, bu deprem aktivitesinin artışını önceden öngördüğünü belirterek, "Ben ilk tweet attığım zaman Santorini'de depremler başlamıştı. Bu depremlerin daha sıklaşacağını, sıklaşabileceğini öngördüm. Düşünmediğimiz şekilde gelişirse Türkiye'nin Ege kıyıları zarar görebilir konusunda da halkı uyardım. Halen de bu uyarıyı yapıyorum" dedi.

Görür, Santorini'deki depremlerin daha büyük bir depreme yol açma potansiyelinin altını çizerek, "Santorini'de olan depremler daha büyük bir depreme neden olur ve Türkiye kıyılarına yakınlaşırsa hem tsunami hem de güney alanlarımızda, özellikle Aydın ile Muğla arasında belli ölçüde yıkıma neden olabilir. Bu bakımdan yerel yönetimlerin, merkezi yönetimin dikkatli olması gerektiğini söylüyorum" şeklinde konuştu.

Depremlerin oluş mekanizmasını açıklayan Prof. Görür, tektonik plakaların hareketine dikkat çekti: "Şimdi bu depremlerin oluş mekanizması, Afrika levhasının Anadolu levhasının altına dalıp tüketilmesiyle olur. Afrika levhası Anadolu levhasının altına Helen-Kıbrıs yayı boyunca dalıp tüketiliyor. Helen-Kıbrıs yayı bir dalma-batma zonu. Dolayısıyla Afrika levhası da Anadolu levhasının altına bu dalma-batma zonu nedeniyle dalıp tüketiliyor. Bu dalma-batma, üstteki levha olan Anadolu levhasında kuzey-güney yönünde önemli ölçüde bir gerilmeye neden oluyor. Bunun sonucunda orada normal faylar meydana geliyor. Bu arada bizim Kuzey Anadolu Fayı'nın Marmara bölgesindeki Güney kolu bu bölgeye kadar uzanıyor. Belli ölçüde ilişkisi var. Dolayısıyla bu bölgedeki depremler volkanizmanın dışında, tektonik nedenlerle meydana geliyor. Volkanizmanın da belli bir etkisi olabilir. Volkanizmanın yalnız başına bu depremleri ürettiğini ben zannetmiyorum."

Bölgedeki fay hatlarının karmaşıklığını vurgulayan Görür, "Bu bölgede üç mekanizma var: Doğrultu atımlı bir fay zonu, Afrika levhasının dalması sonucu oluşan kuzey-güney gerilmesine bağlı bir normal atımlı fay zonu ve üçüncüsü de volkanizma. Bazı insanlar volkanizmanın bu depremlere neden olduğunu sanıyor. Hem Yunan meslektaşlarımızla temasımız sonucu hem bizim düşüncemiz, burada Afrika levhasının dalıp batması sonucu Ege'de meydana gelen gerilmeye bağlı olarak meydana gelen depremlerin kökeni veya bugün oluş nedeni tektonik neden. O nedenle, faylı nedenler diyoruz. Bunlar daha çok eğim atımlı fayların doğrultu atımlı faylarla etkileşimi sonucu bu depremler meydana geliyor. Eğer Türkiye sınırlarına doğru normal atımlı bir fay gelişimi, yırtılması olursa Aydın ile Muğla arasındaki kıyılarımız tehdit altına girebilir. Tsunami olabilir. Belli ölçüde yıkım olabilir. Onun için biraz dikkatli olmak gerekir" açıklamasında bulundu.

Deprem fırtınasının kısa süreli olacağını belirten Prof. Görür, "Belki de hiçbir şey olmayacak. Afet boyutunda bir hareket olmayacak. Bu deprem fırtınası 5-10 gün içerisinde azalıp yok olacaktır. Çünkü deprem fırtınalarının böyle bir özelliği de var. Genellikle büyük bir yıkıma neden olmadan, büyük bir depreme neden olmadan, gerekli hareketleri sonlandırabiliyor. Sık sık olması o gerilmenin devam ettiğini, etkin olduğunu gösteriyor. Hiç azalan bir şey yok. Aksine gittikçe çoğalıyor. Gittikçe gelişip, büyük faylar oluşturacak, deprem oluşturacak evreye gelirse, o zaman daha zararlı olabilir. Türkiye'yi de etkileyebilir. Ama aksi halde bugün dalma-batma hareketine bağlı olarak lokal bir bölgede kırılma, gerilme, normal faylanma ve belli ölçüde volkanik faaliyetler sonucu bugünkü depremler oluşuyor. Büyük bir deprem oluşturması için daha fazla yırtılmanın, kırılmanın olması lazım" ifadelerini kullandı.

Yunanistan'ın depremlere karşı aldığı önlemleri olumlu değerlendiren Görür, "Ben Yunanlıların çok ders verir nitelikte bir hareket yaptığını düşünüyorum. Bu işi önemsediler ve çevre adaları boşalttılar. Oraya gerekli aletleri koydular. Yardım ekiplerini çağırdılar. Ölçüm ekiplerini getirdiler. Gerçekten gerekli önlemleri aldılar. Daha büyük bir deprem olsa bile insanların can kaybının olmayacağı kesin. Bence doğru, yapılması gereken bir işi yaptılar. Umarım bu hepimize ders olur. Biz güney kıyılarımızda, Aydın'dan Muğla'ya kadar Santorini Adası'nda olan depremselliğe bağlı olarak bir takım önlemler alıp almadığımızı ben bilmiyorum" diyerek Türkiye'nin de benzer önlemleri alması gerektiğini vurguladı.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

naci görür Son dakika haberler