‘Gökçek’in robotu yaptırılmış!
Ankapark için “Konuşan Melih Gökçek Robotu” yaptırıldığı ortaya çıktı. Gökçek’in ‘‘Bana benzemiyor’’ dediği öne sürülen robota 66 bin dolar ödendiği öğrenildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin (ABB) eski Başkanı Melih Gökçek'in "turist rekoru kıracak" iddiasıyla açtığı ancak kısa sürede kapatılıp terk edilen Ankapark projesi, yeni bir israf skandalıyla gündeme geldi. 801 milyon dolarlık maliyetiyle zaten kamuoyunun tepkisini çeken Ankapark'ın, tanıtımı için bile olağanüstü miktarlarda para harcandığı ortaya çıktı. Projenin başarısızlığının ardından Ankara'nın göbeğinde paslanan bir hurda yığını haline gelen Ankapark'ta, en son ortaya çıkan detay ise Melih Gökçek'in robot ikizi oldu.
2013 yılında 66 bin dolar (o dönemki kurla yaklaşık 110.000 TL) bedelle sipariş edilen ve 4 Aralık 2014 tarihinde faturası ödenen konuşan robot , Gökçek'e tıpatıp benzetilmek üzere tasarlanmıştı. Ancak, robotu teslim aldığında Gökçek'in "Bu bana benzemiyor" dediği iddia ediliyor. Robot, önce Gökçek'in makamına, ardından Ankapark tanıtım çadırına taşınmış, sonrasında ise bir depoya kaldırılmış ve unutulmuş durumda. Robotun güncel maliyeti ise yaklaşık 2 milyon 331 bin TL olarak hesaplanıyor. Bu rakam, projenin israf boyutunu gözler önüne seren çarpıcı bir örnek teşkil ediyor.
Robot skandalı Ankapark'ın israf dolu tarihine yeni bir sayfa eklerken, daha önce kamuoyuna yansımayan diğer harcamalar da dehşet verici boyutlarda. Ankapark için satın alınıp, kurulumu bile yapılmayan oyuncaklar, projenin maliyetini daha da şişiriyor. 4 milyon 12 bin 243 dolar (o dönemki kurla yaklaşık 6.8 milyon TL) bedelle satın alınan bu oyuncakların güncel değeri tam 141,7 milyon TL olarak belirlendi. Tüm Ankapark için satın alınan oyuncakların toplam maliyeti ise 31 milyon 25 bin 705 dolar (o dönemki kurla yaklaşık 52 milyon TL) iken, güncel değeri inanılmaz bir şekilde 1 milyar 95 milyon TL'ye ulaşmış durumda.
Ankapark'taki israf , oyuncak ve robotla sınırlı değil. Yıllar sonra yapılan incelemeler, dinozor maketleri için de fahiş fiyatlar ödendiğini ortaya koydu. Gökçek döneminde Çinli bir firmadan 98,4 milyon TL'ye satın alınan dinozor maketlerinin, aynı firmanın bugün aynı maketleri 31,8 milyon TL'ye sattığı tespit edildi. Bu durum, yapılan ödemelerin ne kadar abartılı olduğunu ve kamu kaynaklarının nasıl hoyratça kullanıldığını açıkça gösteriyor. Üç katından fazla fiyat ödenerek alınan dinozorlar, Ankapark'ın hayalet şehre dönüşmesinin sembollerinden biri haline geldi.
Ankapark projesi, sadece maliyetinin yüksekliğiyle değil, aynı zamanda planlama eksikliği ve denetimsizliğiyle de dikkat çekiyor. "Turist rekoru kıracak" iddiasıyla başlatılan proje, beklenen ilgiyi görmeyince kısa sürede kapatılmış ve milyonlarca liralık yatırım boşa gitmiştir. Bugün, Ankara'nın ortasında terk edilmiş bir halde duran Ankapark, Melih Gökçek döneminin israf ve kötü yönetimin en çarpıcı örneklerinden biri olarak tarihe geçti. Robottan oyuncaklar, dinozorlardan kurulumu yapılmayan diğer ekipmanlara kadar her detay, kamu kaynaklarının nasıl savurganca harcandığının bir kanıtı niteliğinde. Bu durum, kamuoyunda büyük bir hayal kırıklığı ve öfke yaratırken, sorumluların hesap vermesi için ciddi bir soruşturma ihtiyacını bir kez daha ortaya koyuyor. Ankapark'ın maliyeti ve israf edilen kaynaklar, gelecek projeler için bir uyarı niteliğinde olup, şeffaflık ve hesap verebilirliğin önemini vurguluyor. Bu olay, kamu kaynaklarının yönetiminde titizlikle davranılması gerektiği ve projelere yapılacak yatırımların öncelikle etkinlik ve verimliliğe odaklanması gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor.
2013 yılında 66 bin dolar (o dönemki kurla yaklaşık 110.000 TL) bedelle sipariş edilen ve 4 Aralık 2014 tarihinde faturası ödenen konuşan robot , Gökçek'e tıpatıp benzetilmek üzere tasarlanmıştı. Ancak, robotu teslim aldığında Gökçek'in "Bu bana benzemiyor" dediği iddia ediliyor. Robot, önce Gökçek'in makamına, ardından Ankapark tanıtım çadırına taşınmış, sonrasında ise bir depoya kaldırılmış ve unutulmuş durumda. Robotun güncel maliyeti ise yaklaşık 2 milyon 331 bin TL olarak hesaplanıyor. Bu rakam, projenin israf boyutunu gözler önüne seren çarpıcı bir örnek teşkil ediyor.
Robot skandalı Ankapark'ın israf dolu tarihine yeni bir sayfa eklerken, daha önce kamuoyuna yansımayan diğer harcamalar da dehşet verici boyutlarda. Ankapark için satın alınıp, kurulumu bile yapılmayan oyuncaklar, projenin maliyetini daha da şişiriyor. 4 milyon 12 bin 243 dolar (o dönemki kurla yaklaşık 6.8 milyon TL) bedelle satın alınan bu oyuncakların güncel değeri tam 141,7 milyon TL olarak belirlendi. Tüm Ankapark için satın alınan oyuncakların toplam maliyeti ise 31 milyon 25 bin 705 dolar (o dönemki kurla yaklaşık 52 milyon TL) iken, güncel değeri inanılmaz bir şekilde 1 milyar 95 milyon TL'ye ulaşmış durumda.
Ankapark'taki israf , oyuncak ve robotla sınırlı değil. Yıllar sonra yapılan incelemeler, dinozor maketleri için de fahiş fiyatlar ödendiğini ortaya koydu. Gökçek döneminde Çinli bir firmadan 98,4 milyon TL'ye satın alınan dinozor maketlerinin, aynı firmanın bugün aynı maketleri 31,8 milyon TL'ye sattığı tespit edildi. Bu durum, yapılan ödemelerin ne kadar abartılı olduğunu ve kamu kaynaklarının nasıl hoyratça kullanıldığını açıkça gösteriyor. Üç katından fazla fiyat ödenerek alınan dinozorlar, Ankapark'ın hayalet şehre dönüşmesinin sembollerinden biri haline geldi.
Ankapark projesi, sadece maliyetinin yüksekliğiyle değil, aynı zamanda planlama eksikliği ve denetimsizliğiyle de dikkat çekiyor. "Turist rekoru kıracak" iddiasıyla başlatılan proje, beklenen ilgiyi görmeyince kısa sürede kapatılmış ve milyonlarca liralık yatırım boşa gitmiştir. Bugün, Ankara'nın ortasında terk edilmiş bir halde duran Ankapark, Melih Gökçek döneminin israf ve kötü yönetimin en çarpıcı örneklerinden biri olarak tarihe geçti. Robottan oyuncaklar, dinozorlardan kurulumu yapılmayan diğer ekipmanlara kadar her detay, kamu kaynaklarının nasıl savurganca harcandığının bir kanıtı niteliğinde. Bu durum, kamuoyunda büyük bir hayal kırıklığı ve öfke yaratırken, sorumluların hesap vermesi için ciddi bir soruşturma ihtiyacını bir kez daha ortaya koyuyor. Ankapark'ın maliyeti ve israf edilen kaynaklar, gelecek projeler için bir uyarı niteliğinde olup, şeffaflık ve hesap verebilirliğin önemini vurguluyor. Bu olay, kamu kaynaklarının yönetiminde titizlikle davranılması gerektiği ve projelere yapılacak yatırımların öncelikle etkinlik ve verimliliğe odaklanması gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor.