Kalmak ne demek? Kalmak sözlük anlamı nedir?


Google News

Yayınlama:2 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

Kalmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Kalmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: Kalmak

Anlamlar:

1. Olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek

Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz

Örnek: "Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı."

"Tarık Buğra"

2. Zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak

Örnek: "Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı."

"Osman Cemal Kaygılı"

3. Konaklamak, konmak

Özelliği / Tipi / Türü: -de

Örnek: "Hemen karargâha yerleşmezsem ne geri dönebilir ne de otelde kalabilirdim."

"Falih Rıfkı Atay"

4. Oturmak, yaşamak

Özelliği / Tipi / Türü: -le

Örnek: "Tam beş sene benimle beraber kaldı."

"Sait Faik Abasıyanık"

5. Eğleşmek

6. Hayatını sürdürmek, yaşamak

Örnek: "O aileden bir bu çocuk kaldı."

7. Varlığını korumak, sürdürmek

Örnek: "Eniştemizin iptidai kalmış huyları da vardı."

"Abdülhak Şinasi Hisar"

8. Oyalanmak, vakit geçirmek

Özelliği / Tipi / Türü: -de

Örnek: "Kısa bir süre tezgâhın önünde kaldı."

"Necati Cumalı"

9. Sınıf geçmemek

Örnek: "Çocukların içinde kalanlar da var geçenler de."

10. İşlemez, yürümez duruma gelmek

Özelliği / Tipi / Türü: -de

Örnek: "Araba yarı yolda kaldı."

11. İleriye atılmak, ertelenmek

Özelliği / Tipi / Türü: -e

Örnek: "Mahkeme ayın on sekizine kaldı."

"Sait Faik Abasıyanık"

12. Bir şeyle kaplanmak, bir şeye bulanmak

Özelliği / Tipi / Türü: -de

Örnek: "Oda duman içinde kaldı."

13. Bir işi belli bir noktada bırakmak, ara vermek

Özelliği / Tipi / Türü: -de

Örnek: "Bugün iş maddesinde kaldık."

14. Miras olarak geçmek

Özelliği / Tipi / Türü: -den

Örnek: "Çiftlik ana babasından kalmış."

15. Yapamamak

Özelliği / Tipi / Türü: -den

Örnek: "Misafir geldi, gezmeden kaldık."

16. Belli bir gelirle geçinmek zorunda bulunmak

Örnek: "Refika, valide, iki kerime kaldık mı biz iki bin kuruş tekaüt maaşına."

"Haldun Taner"

17. Yetinmek

Özelliği / Tipi / Türü: -le

Örnek: "Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı."

18. Sınırlanmak

Özelliği / Tipi / Türü: -le

Örnek: "Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı."

"Atatürk"

19. Herhangi bir durumu sürdürmek

20. Olmak, herhangi bir durumda bulunmak

Özelliği / Tipi / Türü: Yardımcı fiil

Örnek: "Fatma'nın yemek çantası olmasaydı dün aç kalmıştık."

"Falih Rıfkı Atay"

21. Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur

Özelliği / Tipi / Türü: Yardımcı fiil

Örnek: "Bakakalmak."

İçinde Kalmak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: kala kala, geri kalmış


Kalmak eş anlamlısı

Kalmak hakkında eş anlamlı kelimeler

Kalmak eş anlamlısı

kalmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : yapamamak , yetinmek , bitmemek , sınırlanmak , sürdürmek , konmak , konaklamak , eğleşmek , yaşamak , oturmak , ertelenmek , ara vermek , vakit geçirmek


Kalmak zıt anlamlısı

Kalmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Kalmak zıt anlamlısı

kalmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : ayrılmak, gitmek, terk etmek


Kalmak ile ilgili 25 örnek cümle

"Kalmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Kalmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Görevde kalmak isteyen çalışır

2. Akşama bir saat kaldı. Köye birkaç kilometre kalmıştı, araba bozuldu. Elinde bir araba kaldı

3. On yıl Adana’da kaldık

4. İyi bir otelde kalmak isterim

5. Kendi gitti adı kaldı

6. Geride iki çocuğu kaldı

7. Nerede kaldılar acaba?

8. Otobüs yolda kaldı

9. O iş artık kaldı

10. Son duruşma gelecek aya kaldı

11. Oğlu bu yıl kaldı

12. Dün sözlüğün kalmak maddesinde kalmıştık

13. Ayakkabım çamur içinde kalmış

14. Bu iş ona kalmıştı

15. Ona sövmekle kalmak istemiyordu, onu dövmeliydi de

16. Ev ona dedesinden kalmış

17. Senin yüzünden geziden kaldık

18. Adam bir tek emekli aylığına kalmaktan korkuyordu

19. Böyle genç kalmak ne güzel!

20. Yoksul kalmak insanı korkutur

21. Köyde sormadığı kimse kalmadı

22. Kala kala şurada on günümüz kaldı

23. Kız kala kala ona kalmış

24. Ona kalırsa bunun sonu yokmuş

25. Ona kalsa bu işten elimize bir şey geçmez


Diğer dillerde Kalmak

İngilizce: Stay

Spanish: Estancia

German: Bleiben

French: Séjour

Italian: Soggiorno


Kalmak ile ilgili atasözleri

Kalmak ile ilgili atasözleri

Aşağıda Kalmak hakkında ve içinde Kalmak kelimesi geçen, Kalmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: aç kalmak, borçlu olmaktan iyidir

Anlamı: sözünün eri olana, borcunu ödeyememek aç kalmaktan daha ağır gelir.


Kalmak ile ilgili deyimler

Kalmak ile ilgili deyimler

Aşağıda Kalmak hakkında ve içinde Kalmak kelimesi geçen, Kalmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: abazan kalmak

Anlamı: 1) uzun süre cinsel ilişkide bulunmamak; 2) aç kalmak.

Deyim: âciz kalmak

Anlamı: çok uğraşmasına karşın bir işi yapamamak: 'Kitaplar Taptuk'u anlatmaktan âciz kalır.' -A. Kabaklı.

Deyim: aç açık kalmak

Anlamı: yoksulluk içinde, evsiz barksız kalmak.

Deyim: aç kalmak

Anlamı: 1) karnını doyuramamak: 'Fatma'nın yemek çantası olmasaydı, dün aç kalmıştım.' -F. R. Atay. 2) yoksulluğa düşmek.

Deyim: aç susuz kalmak

Anlamı: 1) yoksulluktan yaşayamayacak bir duruma gelmek; 2) yoksul bir duruma düşmek.

Deyim: açıkta kalmak (olmak)

Anlamı: 1) iş ve görev bulamamak; 2) yersiz yurtsuz kalmak; 3) birkaç kişinin birlikte eriştiği bir iyilikten yararlanamamak.

Deyim: adı kalmak

Anlamı: bir kimse veya bir şey öldükten, ortadan çekildikten sonra dillerde yalnız adı dolaşmak.

Deyim: afişte kalmak

Anlamı: tiy. oyun ilgi görerek günlerce oynanmak: Oyunun afişte kalması için başarıyla oynanması gerekir.

Deyim: ağzı açık (bir karış açık) kalmak

Anlamı: çok şaşırmak, şaşakalmak: 'Başımı kaldırıp yukarı bakınca şaşkınlıktan ağzım açık kalıyor.' -A. Ümit.

Deyim: ağzı açık kalmak

Anlamı: şaşırmak: 'Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.' -A. Kutlu.

Deyim: ahı gitmek vahı kalmak

Anlamı: iyice zayıflamak, iş göremez duruma gelmek.

Deyim: akim kalmak

Anlamı: sonuca ulaşamamak, başarı sağlayamamak.

Deyim: aklı kalmak

Anlamı: beğendiği bir şeyi düşünmekten kendini alamamak.

Deyim: aklında kalmak

Anlamı: 1) hatırlamak: 'Aklımda kaldığına göre, Raşit çocukla aramızda ancak iki üç aylık bir fark var.' -R. N. Güntekin. 2) unutamamak.

Deyim: akşama kalmak

Anlamı: iş gecikmek, bitmemek.

Deyim: altta kalmak

Anlamı: 1) herhangi bir iyiliğin karşılığını ödeyememek; 2) herhangi bir çatışmada, çekişmede yenilmek.

Deyim: antant kalmak

Anlamı: anlaşmak, uzlaşmak.

Deyim: apışıp kalmak

Anlamı: ne yapacağını bilemez duruma gelmek: 'Bu sonsuzluğun içinde işte besbelli sen de kendini kaybederek apışıp kalmışsın.' -H. R. Gürpınar.

Deyim: arada kalmak

Anlamı: iki tarafı uzlaştırmak üzere araya girme dolayısıyla güç duruma düşmek.

Deyim: arka (geri) planda kalmak

Anlamı: 1) gözden düşmek; 2) önemini yitirmek, değersizleşmek.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

KalmakK ile başlayan kelimelerKa ile başlayan kelimelerNe demekSözlükEş anlamlı kelimelerZıt anlamlı kelimelerAtasözleriDeyimlerÖrnek cümleler