Kapılma ne demek? Sözlük anlamı nedir?
Kapılma kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Kapılma hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Kapılma
Anlamlar:
1. Kapılmak işi
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Kapılma hakkında eş anlamlı kelimeler
Kapılma eş anlamlısı
kapılma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : İnhimak
Kapılma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Kapılma zıt anlamlısı
Kapılma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Kapılma
İngilizce: Grabbing
Spanish: Agarrar
German: Nicht greifen
French: Empoigne
Italian: Afferrare
Kapılma ile ilgili atasözleri
Aşağıda Kapılma hakkında ve içinde Kapılma kelimesi geçen, Kapılma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Kapılma ile ilgili deyimler
Aşağıda Kapılma hakkında ve içinde Kapılma kelimesi geçen, Kapılma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: akıntıya kapılmak
Anlamı: 1) bir akıntının etki alanına girmek, akıntı ile birlikte sürüklenmek: 'Aralarından biri akıntıya kapıldığı zaman ötekiler var kuvvetleriyle dayanarak onu geri çekiyorlardı.' -R. N. Güntekin. 2) mec. etki altında kalarak bir topluluğun davranışına katılmak.
Deyim: (bir şeyin) girdabına kapılmak
Anlamı: etkisinde kalmak, o şeyin çekiciliğinden kurtulamamak.
Deyim: büyüsüne kapılmak (tutulmak)
Anlamı: bir şeyin, bir kimsenin çekiciliğinden kurtulamamak: 'Durup durup başıma gelenlerin büyüsüne kapılıyordum.' -O. Pamuk.
Deyim: cereyana kapılmak
Anlamı: 1) elektrik akımıyla çarpılmak; 2) suyun akışı içinde kalıp sürüklenmek; 3) bir eğilim, bir görüş hareketi içinde yer almak.
Deyim: cezbeye tutulmak (kapılmak)
Anlamı: bir duygu veya bir inanışın etkisiyle aşırı ölçüde coşup kendinden geçmek: 'Cezbeye tutulmuş gibi haykırdım, Türkçe haykırdım.' -A. Gündüz.
Deyim: dehşete kapılmak (düşmek)
Anlamı: çok korkmak: 'Ev sahibi dehşete kapılmış gibiydi.' -T. Buğra.
Deyim: dolduruşa kapılmak
Anlamı: dolduruşa gelmek.
Deyim: gurura kapılmak
Anlamı: büyüklenmek, gururlanmak: 'Sataşmalarını artırıyor ve yersiz bir gurura kapılıyordu.' -K. Korcan.
Deyim: hayale kapılmak
Anlamı: hayallerin etkisi altında kalmak: 'Yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti.' -R. H. Karay.
Deyim: heyecana kapılmak
Anlamı: aşırı derecede heyecan, coşku duymak: 'Ne zaman böyle büyük makineler görsem kolay kolay tarif edilemeyen bir heyecana kapıldığımı duyuyorum.' -B. R. Eyuboğlu.
Deyim: hiddete kapılmak
Anlamı: öfkelenmek, kızmak.
Deyim: hissine (hislerine) kapılmak
Anlamı: duygusal davranmak: 'Ona mantık ve kıyaslarını yaparken, hissine ve taassubuna kapılmamasını tavsiye edecektim.' -Ö. Seyfettin.
Deyim: hüzne kapılmak
Anlamı: hüzünlenmek.
Deyim: infiale kapılmak
Anlamı: kızgınlık, öfke duymak.
Deyim: komplekse kapılmak
Anlamı: aşağılık duygusu hissetmek: 'Haklarında yazılan yüceltici eleştirileri de tam anladığımı söyleyemem. O zaman biraz komplekse kapılıyorum.' -N. Meriç.
Deyim: korkuya kapılmak
Anlamı: korku düşmek.
Deyim: kuruntuya kapılmak
Anlamı: boş yere tasalanmak.
Deyim: öfkeye kapılmak
Anlamı: çok sinirlenmek, kızmak, hiddetlenmek: 'Siz gelin de böyle bir adamın herhangi bir öfkeye kapılacağını tahmin edin.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: paniğe kapılmak
Anlamı: çok korkmak: 'Kendisi ile birlikte gelemeyeceğini anlayınca tam bir paniğe kapıldı.' -N. Cumalı.
Deyim: sanısına kapılmak
Anlamı: sanmak, zannetmek.