Okunma nedir? Okunma anlamı ne demek?
Okunma kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Okunma hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Okunma
Anlamlar:
1. Okunmak işi
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Her şairin içinde bir okunma, bir yayılma, bir beğenilme hırsı vardır."
Okunma hakkında eş anlamlı kelimeler
Okunma eş anlamlısı
okunma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Okunma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Okunma zıt anlamlısı
Okunma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Okunma
İngilizce: Reading
Spanish: Lectura
German: Lesen
French: Lecture
Italian: Lettura
Okunma ile ilgili atasözleri
Aşağıda Okunma hakkında ve içinde Okunma kelimesi geçen, Okunma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: bana dokunmayan (beni sokmayan) yılan bin yaşasın
Anlamı: birçok kimse, kendilerine kötülüğü dokunmayan kişiye ilişmek istemez.
Atasözü: sarhoşa dokunma, kendi yıkılsın
Anlamı: kendi aklını beğenip başkasını dinlemeyen kimseyi gittiği yanlış yoldan döndürmeye kalkmayın, bırakın cezasını çeksin.
Atasözü: su içene yılan bile dokunmaz
Anlamı: düşman olsa bile su içen kimseye dokunulmamalıdır.
Okunma ile ilgili deyimler
Aşağıda Okunma hakkında ve içinde Okunma kelimesi geçen, Okunma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: adı bile okunmamak
Anlamı: birine veya bir şeye hiç önem verilmemek.
Deyim: arına dokunmak
Anlamı: utanç duymak: 'Hele meydanı hasımlarına bırakmak arıma dokunuyor.' -R. H. Karay.
Deyim: asabına dokunmak
Anlamı: sinirine dokunmak: 'Bombardımanlar asabıma dokunuyordu, sakin bir yere kaçmak istiyordum.' -R. H. Karay.
Deyim: (bir durum birinin) sinirine dokunmak
Anlamı: hoşuna gitmemek, sinirlendirmek: 'Bu söz sarhoş olmayan zevcesinin fena hâlde sinirine dokunmuş.' -R. N. Güntekin.
Deyim: (birinin) bam teline basmak (dokunmak)
Anlamı: en çok kızacağı şeyi yapmak veya sözü söylemek: 'Firuzan bam teline basıyor, aksi sesler çıkarıyor.' -H. E. Adıvar.
Deyim: (birinin) kılına dokunmamak
Anlamı: bir kimseye dokunacak, zarar verecek en ufak bir davranışta bile bulunmamak.
Deyim: dişe dokunmak
Anlamı: işe yarar olmak, önemli olmak, yerinde ve anlamlı olmak: 'Şöyle iki dişe dokunan, ciğere işleyen söz işitsem, şöyle tatlı, basit bir nağme duysam yok mu...' -S. F. Abasıyanık.
Deyim: esamesi okunmamak
Anlamı: kendisine değer verilmemek, adı anılmamak: 'Sen babasının gönlünü ettikten sonra kızın esamesi mi okunur bre usta!' -O. Kemal.
Deyim: faydası dokunmak
Anlamı: yararı dokunmak: 'Şimdiye kadar bana iki paralık faydan dokundu mu ki her gün alacaklı gibi gırtlağıma sarılıyorsun!' -R. N. Güntekin.
Deyim: gayretine dokunmak
Anlamı: bir işi yapamayacağını ileri sürenlere kızarak veya kendisinin yapması beklenen işi başkasının yapmasından utanç duyarak başarmaya çalışmak.
Deyim: gönlüne dokunmak
Anlamı: üzülmek, rahatsızlık duymak: 'Onun kenar mahallelerde sürüklenen çıplak ayakları benim gönlüme dokunuyor.' -O. S. Orhon.
Deyim: gururuna dokunmak
Anlamı: kişiliği zedelenmek, onuru kırılmak.
Deyim: hayrı dokunmak
Anlamı: yararlı olmak.
Deyim: haysiyetine dokunmak
Anlamı: onuru incinmek: Bu söz haysiyetine dokundu.
Deyim: hizmeti dokunmak
Anlamı: görevde bulunmak, iş yapmak: 'Kendisine büyük hizmeti dokunmuş insanları unutmak bir toplumun yozlaştığını belgeler.' -H. Taner.
Deyim: içine dokunmak
Anlamı: dertlendirmek, üzmek.
Deyim: insan eli değmemiş (dokunmamış)
Anlamı: bakımsız kalmış yer.
Deyim: işin ucu birine dokunmak
Anlamı: bir işten dolaylı olarak zarar görmek.
Deyim: iyiliği dokunmak
Anlamı: yararlı olmak, yararını görmek.
Deyim: izzetinefsine dokunmak
Anlamı: 1) onuruna dokunmak; 2) gücüne gitmek: 'Terk edilmiş hâli izzetinefsime dokunuyor fakat onu hiç yadırgamıyorum.' -A. Ş. Hisar.