Tutma nedir? Türkçe anlamı ne demek?


Google News

Yayınlama: 1 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

Tutma kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Tutma hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: Tutma

Anlamlar:

1. Tutmak işi

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Daha çatal ve bıçağı tutmasına eli yatmamıştı, ikide bir düşürürdü."

"Refik Halit Karay"

2. Destekleme

3. Yanaşma

4. Bazı takım oyunlarında ayakla veya vücutla karşı takım oyuncusunun hareketine engel olma, markaj

Özelliği / Tipi / Türü: Spor

İçinde Tutma geçen birleşik ve kökteş kelimeler: aktutma, deniz tutması, taşıt tutması


Tutma eş anlamlısı

Tutma hakkında eş anlamlı kelimeler

Tutma eş anlamlısı

tutma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : markaj, destekleme, yanaşma


Tutma zıt anlamlısı

Tutma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Tutma zıt anlamlısı

Tutma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!


Diğer dillerde Tutma

İngilizce: Hold

Spanish: Mantener

German: Halten

French: Tenir

Italian: Tenere


Tutma ile ilgili atasözleri

Tutma ile ilgili atasözleri

Aşağıda Tutma hakkında ve içinde Tutma kelimesi geçen, Tutma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: akan su yosun tutmaz

Anlamı: tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir, çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar.

Atasözü: akarsu pislik tutmaz

Anlamı: bir insan ne kadar çok çalışırsa o kadar kötü düşünceden ve kötülük yapmaktan uzak olur.

Atasözü: al aslan tutar, güç sıçan tutmaz

Anlamı: bir kimse zekâsını kullanarak kendisinden güçlü olan yaratığı yenebilir ancak gücünü kullanarak kendisinden daha güçsüz ama zeki olan bir yaratığın üstesinden gelemez.

Atasözü: almadığın hayvanın kuyruğunu tutma

Anlamı: almayacağın bir şeye alacakmışsın gibi yakın ilgi gösterme, işinde çalıştırmayacağın kimseye çalıştıracakmışsın gibi umut verme.

Atasözü: altın pas tutmaz

Anlamı: şerefli, temiz insana hiç kimse leke süremez.

Atasözü: atalar sözünü tutmayanı yabana atarlar

Anlamı: büyüklerinin sözünü tutmayıp onların gösterdikleri yoldan gitmeyenler toplum içinde ziyan olup giderler.

Atasözü: çürük tahta çivi (mıh) tutmaz

Anlamı: aslında yaramaz olan veya sonradan o duruma getirilen şeyi, ne kadar uğraşsanız da işe yarar duruma getiremezsiniz.

Atasözü: değirmi yurt tutmaya değirmi göt ister

Anlamı: bir yerde, bir işte tutunup başarı kazanabilmek için sebatla çalışmak gerektir.

Atasözü: işleyen demir pas tutmaz (ışıldar)

Anlamı: tembel tembel oturan kimse hantallaşır, iş yapma yeteneğini yitirir, çalışan kimse gittikçe açılır, daha yararlı işler yapar.

Atasözü: kaynayan kazan kapak tutmaz

Anlamı: içten içe, gizlice gelişen olaylar veya duygular bir yerde patlak verir.

Atasözü: mayasız yoğurt tutmaz

Anlamı: çok para kazanabilmek için az da olsa elde bir sermaye olması gerekir.

Atasözü: yuvarlanan taş yosun tutmaz

Anlamı: sürekli olarak iş değiştiren bir kimse başarı kazanamaz.


Tutma ile ilgili deyimler

Tutma ile ilgili deyimler

Aşağıda Tutma hakkında ve içinde Tutma kelimesi geçen, Tutma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: ağzını sıkı (pek) tutmak

Anlamı: sır vermemek.

Deyim: ağzını tutmak

Anlamı: 1) boşboğazlık etmemek; 2) kötü söz söylememek; 3) bir konuda arzu edilmeyen düşüncelerin açığa çıkmasını susarak önlemek.

Deyim: akılda tutmak

Anlamı: unutmamak.

Deyim: aksiliği tutmak

Anlamı: güçlük çıkarmak, inadında direnmek.

Deyim: alkış tutmak

Anlamı: 1) topluca el çırparak yüksek sesle 'yaşa, var ol' vb. sözler söyleyerek birini alkışlamak; 2) taraftar olmak, belli bir görüşten yana olmak: 'Batıla alkış tutanların karşısına geçip hata eylediğimi yeni yeni öğrenmiş bulunuyorum.' -S. Ayverdi.

Deyim: ateşe tutmak

Anlamı: 1) az ısıtmak; 2) üzerine ateşli silahla mermi atmak.

Deyim: atıp (atmak) tutmak

Anlamı: 1) bir kimse veya bir şey için kötü konuşmak: 'Hatta aleyhimde atıp tuttuğunu bile duysam kendimi tanıtmamalıydım.' -O. V. Kanık. 2) abartmalı konuşmak: 'Dünyanın siyasetiyle meşgul oluyorlar, büyük olaylar hakkında atıp tutuyorlar.' -H. R. Gürpınar.

Deyim: avukat tutmak

Anlamı: adli işlemleri gereğince yerine getirmek için bir avukata vekâletname verip onu yetkili kılmak: 'Kasabadan Bilâl Efendi'yi avukat tuttular.' -M. Ş. Esendal.

Deyim: ayak tutmak

Anlamı: hlk. 1) mâni yarışmalarında karşısındakine uyması gereken uyağı vermek: 'Mânicilerden biri 'gülerler' diye bir ayak tutar, ona biri karşılık verir.' -S. Birsel. 2) öncülük etmek; 3) söz açmak; 4) ileride söylenecek bir söze önceden zemin hazırlamak.

Deyim: ayrı tutmak

Anlamı: farklı davranmak.

Deyim: azı çoğa saymak (tutmak)

Anlamı: verilen küçük bir armağanı çok beğenmek.

Deyim: bacakları tutmaz olmak

Anlamı: yürüyemeyecek duruma gelmek.

Deyim: bar tutmak

Anlamı: bar oynamak için hazırlanmak ve oyuna başlamak.

Deyim: bas tutmak

Anlamı: ince sesli çalgılara tek perdeden eşlik etmek.

Deyim: baş üstünde tutmak

Anlamı: çok iyi ağırlamak.

Deyim: başak bağlamak (tutmak)

Anlamı: arpa, buğday, yulaf vb. ekinlerde başak oluşmak.

Deyim: başı tutmak

Anlamı: gürültüden veya üzüntüden başı ağrımak: '... poker oynanıyor. Yenilirse kızıyor. Başı tutuyor, komşu doktorun hizmetçisini çağırıp çenesini ovduruyor.' -M. Ş. Esendal.

Deyim: başını dik tutmak

Anlamı: onurunu korumak.

Deyim: bedduası tutmak

Anlamı: ilenci yerine gelmek.

Deyim: bir dediği bir dediğini tutmamak

Anlamı: söyledikleri birbirine uymamak, tutarsız konuşmak.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

Tutma T ile başlayan kelimeler Tu ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler