üstüne nedir? Anlamı ne demek?
üstüne kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, üstüne hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: üstüne
Anlamlar:
1. İlişkin, üzerine, dair
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
Örnek: "Arkadaşım aşk ve evlilik üstüne konuşulacak şeyler bulmuştu."
2. Hesabına
Örnek: "Kahveci içilen kahveleri Esat Ağanın üstüne yazıyor."
3. -e göre, uygun olarak
Örnek: "Paris'e yazıldı. Oradan ölçü üstüne gönderdiler, insan Paris'e kendi gidip diktirmeli."
4. -den sonra
Örnek: "Ben rakının üstüne şarap içmem diyecek oldu."
5. Kendinden önce gelen sözün ikileme biçiminde anlamını pekiştirmek ve sıklığını ifade etmek için kullanılan bir söz
Örnek: "Memleketten mektup mektup üstüne para istemiyorlardı o sıralarda..."
İçinde üstüne geçen birleşik ve kökteş kelimeler: üstüne üstlük, başüstüne
üstüne hakkında eş anlamlı kelimeler
üstüne eş anlamlısı
üstüne kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : dair, üzerine, ilişkin, hesabına
üstüne hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
üstüne zıt anlamlısı
üstüne kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
üstüne ile ilgili 5 örnek cümle
"üstüne" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "üstüne" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. O eleştirmenin şiir üstüne bir yazısını okumuştum
2. Orası ölçü üstüne iş yapar
3. Acılı Adana üstüne bir tatlı iyi gider
4. Bunca çalışma üstüne bir de paranı alamazsan görürsün
5. Kitapları masanın üstüne koyun
Diğer dillerde üstüne
İngilizce: Over
Spanish: Sobre
German: Nach oben
French: Plus
Italian: Oltre
üstüne ile ilgili atasözleri
Aşağıda üstüne hakkında ve içinde üstüne kelimesi geçen, üstüne ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: ayının kırk türküsü var, kırkı da ahlat üstüne
Anlamı: bir kimsenin hep aynı şeyi veya hikâyeyi anlatması karşısında söylenen bir söz.
Atasözü: dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz
Anlamı: aynı evde oturan iki aile arasında er geç birtakım anlaşmazlıklar çıkar.
Atasözü: et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır
Anlamı: bilgili ve görgülü kişi, iş başında ve zengin olmasa da bilgisiz ve görgüsüz kişilerin üstünde yer alır.
Atasözü: iyi insan sözünün üstüne gelir
Anlamı: yokluğunda kendisinden söz edilen kimse, konuşmanın üzerine gelirse o iyi insandır, denilir.
Atasözü: kediyi sıkıştırırsan üstüne atılır
Anlamı: senden çekinen, korkan kişi, çok sıkıştırırsan sana karşı gelir.
Atasözü: seyrek git sen (sıkça varma) dostuna, kalksın ayak üstüne
Anlamı: kişi dostuna sık sık giderse seyrek gittiğinde gördüğü konukseverliği görmez.
Atasözü: suç samur kürk olsa kimse üstüne almaz
Anlamı: hiç kimse suçlu olduğunu kabul etmek istemez.
Atasözü: yemeyenin malını yerler (demine hu çekerler) (üstüne bir bardak su içerler)
Anlamı: pintinin yemeye kıyamayarak biriktirdiği malı, sağlığında gücünün yetmediği kişiler, öldükten sonra da mirasçıları bol bol yerler.
üstüne ile ilgili deyimler
Aşağıda üstüne hakkında ve içinde üstüne kelimesi geçen, üstüne ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: al kiraz üstüne kar yağmış
Anlamı: düşünülmeyen, beklenilmeyen şeylerin de olabileceğini anlatan bir söz.
Deyim: altını üstüne getirmek
Anlamı: 1) bir şey bulmak için aramadık yer bırakmamak; 2) söz veya tutumuyla çevreyi birbirine düşürmek, karmakarışık etmek: 'İnsanın gözü bir şey görmedi mi dünyanın altını üstüne getirmeli.' -Z. Selimoğlu.
Deyim: başım gözüm üstüne
Anlamı: belirtilen istekleri içtenlikle yapmayı kabul etmeyi anlatan bir söz.
Deyim: binbir ayak bir ayak üstüne
Anlamı: 'herkesin ayakta olduğu kalabalık' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: (bir şeyin, bir kimsenin) üstüne üstüne gitmek
Anlamı: çekinmeden sonucu tehlikeli olabilecek bir şeyle uğraşmak, yılmamak.
Deyim: (bir şeyin, kimsenin) üstüne toz kondurmamak
Anlamı: bir şeyin veya kimsenin kusurlu olabileceğini kabul etmemek.
Deyim: (bir şeyin) üstüne bir bardak (soğuk) su içmek
Anlamı: alay o işten umudunu kesmek, o işin olacağına inanmamak, o işten vazgeçmek.
Deyim: (bir şeyin) üstüne gelmek
Anlamı: bir şey yapılırken veya konuşulurken çıkagelmek.
Deyim: (bir şeyin) üstüne kapanmak
Anlamı: belli bir işi aralıksız bir biçimde yapmak: 'Nevin tercüme etmeye hazırlandığı romanın üstüne kapandı.' -S. F. Abasıyanık.
Deyim: (bir şeyin) üstüne yatmak
Anlamı: hakkı yokken bir şeyi kendine mal etmek, bir şeyi alıp vermemek: 'Bunlar eşeğin büsbütün üstüne mi yatmak istiyorlar?' -M. Ş. Esendal.
Deyim: birbiri üstüne gelmek
Anlamı: arka arkaya meydana gelmek, ara vermeden olmak: 'Son günlerde birbiri üstüne gelen yorgunluklardan söz etti.' -N. Cumalı.
Deyim: (birinin) üstüne atmak
Anlamı: bir suçu birine yüklemek.
Deyim: (birinin) üstüne başına etmek
Anlamı: kaba ağır bir biçimde sövmek.
Deyim: (birinin) üstüne gül koklamamak
Anlamı: sevdiği birinden başkasını sevmemek.
Deyim: (birinin) üstüne güneş doğmamak
Anlamı: güneş doğmadan önce kalkmak.
Deyim: (birinin) üstüne kalmak
Anlamı: güçlükler birinin omuzlarına yüklenmek: 'O giderse bütün yük kızın üstüne kalacak.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: (birinin) üstüne sevmek
Anlamı: birini severken bir başkasını daha sevmek: 'Sanki ben sizin üstünüze birini sevmişim, herkese rezil olmuşum, siz de onu duymuşsunuz.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: (birinin) üstüne varmak
Anlamı: 1) bir şey yapmasını baskı yaparak istemek: 'Bir gün o kadar üstüne vardılar ki Resul Efendi zıvanadan çıktı.' -Y. Kemal. 2) saldırmak; 3) kadın evli bir erkekle evlenmek.
Deyim: (birinin) üstüne vazife olmamak
Anlamı: görevi olmamak, o görev kendini ilgilendirmemek: 'Hiç de değil, üstümüze vazife olmayan şeylere ne karışalım.' -P. Safa.
Deyim: (birinin) üstüne yıkılmak
Anlamı: yamanmak: 'Kız belli ki seni gözüne kestirmiş. Üstüne yıkılmak istiyor.' -E. İ. Benice.