üye nedir? TDK Türkçe sözlük anlamı ne demek?


Google News

Yayınlama: 1 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

üye kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, üye hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: üye

Anlamlar:

1. Herhangi bir topluluğu oluşturan bireylerden her biri, aza

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Galiba, verilen sözün kutsallığına inanmış bir neslin misyoner ruhlu üyelerinden biri de bendim."

"Adalet Ağaoğlu"

2. Omurgalılarda, kol ve bacaklar, uzuv

Özelliği / Tipi / Türü: Anatomi

İçinde üye geçen birleşik ve kökteş kelimeler: üye aidatı, üye tam sayısı, murahhas üye, borsa üyesi, onur üyesi, öğretim üyesi, şeref üyesi


üye eş anlamlısı

üye hakkında eş anlamlı kelimeler

üye eş anlamlısı

üye kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Aza


üye zıt anlamlısı

üye hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

üye zıt anlamlısı

üye kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!


üye ile ilgili 1 örnek cümle

"üye" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "üye" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Üye olmayan sendikal haklardan yararlanamaz


Diğer dillerde üye

İngilizce: Members

Spanish: Miembro

German: Mitglied

French: Membre

Italian: Membro


üye ile ilgili atasözleri

üye ile ilgili atasözleri

Aşağıda üye hakkında ve içinde üye kelimesi geçen, üye ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: acele ile yürüyen yolda kalır

Anlamı: iş yaparken acele eden şaşırır, işini bitiremez.

Atasözü: gözlüye gizli yoktur

Anlamı: görmesini bilen kişiden hiçbir şey gizlenemez.

Atasözü: köpeksiz sürüye (köye) kurt girer (iner)

Anlamı: koruyucusuz kalan yere veya ülkeye düşman girer.

Atasözü: martta tezek kuruya, nisanda seller yürüye

Anlamı: herkes, ortam ve koşulların işine uygun olmasını bekler veya ister.

Atasözü: ürümesini bilmeyen köpek sürüye kurt getirir

Anlamı: beceriksiz kimselerin iyilik yapayım derken zarara yol açtıklarını anlatan bir söz.

Atasözü: ürüyen köpek ısırmaz

Anlamı: bağırıp çağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden zarar gelmez.

Atasözü: yatanın yürüyene borcu var

Anlamı: 1) çalışmayanın sürekli olarak çalışana borcu vardır; 2) çalışmayarak bir şeyden yararlanan kişi, bu kolaylığı, çalışıp o şeyi meydana getirene borçludur.

Atasözü: yol bilenle yürüyen, yorulmaz

Anlamı: bir işi yoluyla, yöntemiyle yapan kolay yapar.


üye ile ilgili deyimler

üye ile ilgili deyimler

Aşağıda üye hakkında ve içinde üye kelimesi geçen, üye ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: adı kötüye çıkmak

Anlamı: ünü kötü olarak yayılmak.

Deyim: (bir yeri) gürültüye vermek

Anlamı: telaş ve karışıklığa yol açmak.

Deyim: etliye sütlüye karışmamak

Anlamı: toplum içindeki çeşitli hareketlerden uzak durmak, hiçbir şeyle ilgilenmemek, tartışmalı konulardan kaçınmak: 'Etliye sütlüye karışmamak ve hiçbir ideal için hiçbir mücadeleye katılmamak onun mizacıdır.' -P. Safa.

Deyim: görücüye çıkmak

Anlamı: evlenmesi söz konusu olan kız görücüye görünmek: 'Onu indirmek, görücüye çıkmaya razı etmek için başta haminne olmak üzere bütün ev halkı ağacın altında durdu, yalvardı.' -H. E. Adıvar.

Deyim: gürültüye gelmek

Anlamı: bir iş, bir düşünce vb. telaş ve karışıklığa rastlayarak ilgi çekmemek, üzerinde durulmamak.

Deyim: gürültüye getirmek (boğmak)

Anlamı: 1) bir işi, bir düşünceyi telaş ve karışıklık yüzünden ilgi çekmez duruma getirmek; 2) söz kalabalığından, karışıklıktan yararlanarak istediğini elde etmek.

Deyim: gürültüye gitmek

Anlamı: telaş ve karışıklığa rastlayarak değeri anlaşılmayıp unutulmak.

Deyim: gürültüye pabuç bırakmamak

Anlamı: tkz. patırtıya pabuç bırakmamak.

Deyim: iyiye iyi, kötüye kötü demek

Anlamı: hatır için söz söylememek, dürüst olmak.

Deyim: kötüye çekmek

Anlamı: yanlış, beğenilmeyen bir anlam vermek: 'Ne oldu ki Ömer ağa, dedi. Lafımı yanlış anladın, kötüye çektin?' -S. F. Abasıyanık.

Deyim: kötüye kullanmak

Anlamı: 1) yetkisini yasalara aykırı yolda kullanmak: Görevlerini kötüye kullandılar. 2) birinin iyi davranışından istenilmeyen yolda yararlanmak: 'O benim dinlemekteki sabrımı, saflığımı kötüye kullandı.' -H. R. Gürpınar.

Deyim: kuru gürültüye pabuç bırakmamak

Anlamı: bir durum karşısında telaşsız, korkusuz, dilediğince davranmak: 'Köse Mümeyyiz öyle denemeden kuru gürültüye pabuç bırakır takımından değildi.' -Ö. Seyfettin.

Deyim: ortalığı gürültüye (patırtıya) vermek

Anlamı: gereksiz bir telaşa düşürmek.

Deyim: örtüye sokmak (koymak)

Anlamı: örtünmesini sağlamak: 'Kız Ayşe, anana söyle, seni örtüye soksun.' -Ö. Seyfettin.

Deyim: surata bak süngüye davran

Anlamı: çok asık suratlı kimseler için kullanılan bir söz.

Deyim: üyeliği düşmek

Anlamı: üye olma niteliğini kaybetmek: 'Meclis çalışmalarına özürsüz olarak bir ay içinde toplam beş birleşim günü katılmayanların üyeliğinin düşmesine karar verilir.' -Anayasa.

Deyim: üyelik dondurmak

Anlamı: herhangi bir sebeple bir üyenin bağlı olduğu kuruluşun çalışmalarında yer almasını veya toplantılarda bulunmasını belirli bir süre için engellemek.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

üye ü ile başlayan kelimeler üy ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler