Uzak nedir? Uzak anlamı ne demek?
Uzak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Uzak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Uzak
Anlamlar:
1. Gidilmesi çok süren, çok ötelerde bulunan, ırak, yakın karşıtı
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Muallâ, uzaklardan bir ses duyar gibi oldu."
2. Arada çok zaman bulunan
Örnek: "Uzak bir gelecekte neler olacağı bilinmez."
3. Eli, gücü veya hükmü yetişmez
Örnek: "O böyle işlerden pek uzaktır."
4. İhtimali az olan
Örnek: "Sevgililerin birbirine kavuşması gerçekleşmeyecek bir uzak umut olarak gözükür."
5. Ayrı, birbiriyle yakın ilgisi olmayan
Örnek: "Ne iyi! Sizinle birlikte uzak şeylerden bahsedebileceğiz."
6. Yakın olmayan yer
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Fazla uzağa gitme."
İçinde Uzak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: uzak akraba, uzak ara, uzak benzeşme, uzak benzeşmezlik, Uzak Doğu, uzak göçüşme, uzak görüş, uzak metatez, uzak yol kaptanı, yedi gömlek uzak
Uzak hakkında eş anlamlı kelimeler
Uzak eş anlamlısı
uzak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Irak , Ücra
Uzak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Uzak zıt anlamlısı
uzak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : yakın
Uzak ile ilgili 10 örnek cümle
"Uzak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Uzak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Uzak günleri anımsamak güçtür
2. İşin uzak görülmesi, önemini azaltmıyor
3. Bu işten uzak biriyle iş yapılmaz
4. Uzak renkler yan yana gelmiş
5. Bu işi uzak görerek vazgeçti
6. Onu uzağa göndermek istediler
7. Uzaktan görüp geçtik
8. Uzaktan tanıdığı biriydi
9. Uzaktan uzağa tanışmaktaydık, işi yaptı
10. Uzaktan uzağa sesleniyordu
Diğer dillerde Uzak
İngilizce: Remote
Spanish: Remoto
German: Weg
French: Distant
Italian: Remoto
Uzak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Uzak hakkında ve içinde Uzak kelimesi geçen, Uzak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: âşığa Bağdat uzak (ırak) değil (gelmez)
Anlamı: bir şeyi elde etmek için aşırı istekli olan kimseye, bu uğurda katlanacağı fedakârlıklar güç gelmez.
Atasözü: davulun sesi uzaktan hoş gelir
Anlamı: işin içinde olmayanlar o işi kolay veya kârlı sanırlar.
Atasözü: gözü tanede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz
Anlamı: her zaman çıkar peşinde koşan kişi, tehlikelerden uzak kalamaz.
Atasözü: karı koca bir sözle yakın, bir sözle uzaktır
Anlamı: bir kadınla bir erkek, birbirlerine bağlandıklarını bildiren bir sözle karı koca olurlar, böyle bir bağın kalmadığını bildiren bir sözle de yabancı olurlar.
Atasözü: tayfanın akıllısı, geminin dümeninden uzak durur
Anlamı: akıllı işçi, beceremeyeceği yönetim işine el atmaz.
Atasözü: uzak menzile yavaş gitmeli
Anlamı: zaman alacak işler aceleye getirilmemelidir.
Atasözü: yakın (hayırlı) dost (komşu) uzak (hayırsız) hısımdan (akrabadan) yeğdir (iyidir)
Anlamı: ilgi ve iyiliklerini görmekte olduğumuz komşu ve dostlarımız, hiçbir ilgisini görmediğimiz hısımlarımızdan bize daha yakındır.
Uzak ile ilgili deyimler
Aşağıda Uzak hakkında ve içinde Uzak kelimesi geçen, Uzak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: evlerden ırak (uzak)
Anlamı: hlk. ölüm veya kötü bir durumdan söz edilirken dinleyenlerin aynı durumla karşılaşmamalarını dilemek için söylenen bir söz: Evlerden ırak, dağ gibi delikanlı iki günde devrildi gitti.
Deyim: gözden uzak tutmak
Anlamı: önem vermemek, arka plana itmek: Çıkarlarını gözettiği sınıfı gözden uzak tutmak, adını andırmamak isterler.
Deyim: gözden uzaklaşmak
Anlamı: ayrılıp başka yere gitmek, görünmez olmak.
Deyim: tuzak kurmak
Anlamı: 1) bir şeyi yakalamak için düzenek hazırlamak; 2) mec. birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için düzen hazırlamak, komplo kurmak.
Deyim: uzak durmak
Anlamı: yaklaşmamak, karışmamak: 'Çocuklar ilk günü senden uzak durmuşlardı, nasıl bir kişi olduğunu kestiremiyorlardı.' -T. Dursun K.
Deyim: uzak düşmek
Anlamı: uzak olmak, uzak bulunmak: 'Ben uzak düşmemeye çalışır, karşılarında bir yere ilişirdim.' -Y. Z. Ortaç.
Deyim: uzak kalmak
Anlamı: uzakta bulunmak: 'Ancak seven yürek bu, yavukludan uzak kalmaya dayanır mı?' -N. Hikmet.
Deyim: uzak tutmak
Anlamı: uzakta kalmasını sağlamak: 'Hayatımızın o dönemlerdeki durallığı, biteviyeliği, romanı toplumumuzdan uzak tutmuştur.' -S. İleri.
Deyim: uzaklara gitmek
Anlamı: 1) konudan ayrılmak; 2) gözleri dalmak, dalıp gitmek.
Deyim: uzaktan bakmak (seyirci kalmak)
Anlamı: seyirci gibi davranıp karışmamak.
Deyim: uzaktan kumanda etmek
Anlamı: kişiyi veya grubu dışarıdan yönlendirmek.